beyaz insanları seviyoruz. Beyazı tercih ediyoruz. Ne demek mi istiyorum? | TED | نحب الناس البيض. نفضل البيض. ماذا أعني بذلك؟ |
Biz diyoruz ki, beyaz insanları kontrol olarak kullanarak, beyaz insanlar için bir şeyleri daha iyi yaparsak, o zaman diğer herkes özgürleşecek. | TED | لهذا نستخدم أشخاص بيض في السلطة حسنًا إذا جعلنا الأمور أفضل لأصحابنا البيض الجميع حينها سيكونون أحرار. |
Söylemek istediğim şey, beyaz insanları, diğerlerine karşı avantajlı hâle getiren bir sistem var; sosyal, ekonomik ve siyasi alanlarda. | TED | الذي أشير إليه هو أن نظام التميز البنائي يفضل البيض على غيرهم في الساحات الإجتماعية والإقتصادية والسياسية |
İki ay önce, zengin beyaz insanları kaçırarak kazandığı paralar hakkında bilgi veren birisini ağzından vuruyordu. | Open Subtitles | وقبل شهرين، كان يفتخر بقتل مخبر سريّ بشأن كلّ المال الذي سيجنيه من خطف الأغنياء البيض |
Geçmişte, tüm beyaz insanları, aynı kefeye koydum. | Open Subtitles | فى الماضي وجهت إتهامات كاسحة لكل البيض |
Geçmişte, tüm beyaz insanları, aynı kefeye koydum. | Open Subtitles | فى الماضي وجهت إتهامات كاسحة لكل البيض |
1963'de beyaz Amerika'yı sorumlu tuttuğu dikkat çekici bir ırk mücadelesi portresi çizen "Bundan Sonrası Ateş" romanını yayınladı, fakat daha da ileriye giderek kitapta ırkçılığın beyaz insanları da incittiğini iddia etti. | TED | في عام 1963، نشر كتابه "النار في المرة القادمة" والذي يُناقش فيه النزاع العرقي والعُنصرية، وحمّل مسؤولية ذلك للأمريكان البيض، ولكنه لم يكتفِ بذلك، بل جادل بأن العنصرية أذت البيض أيضًا كما أذت السود. |
beyaz insanları korkutuyorsun. | Open Subtitles | أنتَ تخيف الأشخاص البيض |
beyaz insanları farkedebiliyorlar. | Open Subtitles | انهم يشمون رائحه البيض |
beyaz insanları küçümsüyordu... | Open Subtitles | [آندي] كانت تكبح البيض... |