ويكيبيديا

    "beyazlardan" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • البيض
        
    • البيضاء
        
    • بيض البشرة
        
    Onu bir yere saklasan iyi edersin. beyazlardan hoşlansam ben öyle yapardım. Open Subtitles ..من الأفضل ان تقفلي عليه، سأود أن إذا كنت احب الرجال البيض
    Yüksek enerji yükleri olan aileler büyük oranda beyaz olmayan insanlar, beyazlardan m² başına daha fazla harcıyorlar. TED فالأسر التي تعاني بشكل غير متناسب من أعباء الطاقة هم الملونون، الذين ينفقون لكل قدم مربع أكثر من نظرائهم البيض.
    Bugün, doktorlar Claim'in yaklaşımını sürdürüyorlar, siyah insanlar ırksal olarak beyazlardan daha az akciğer kapasitesine sahiptir. TED واليوم، مازال الأطباء يؤيدون ادعاء كارترايت بأن السود كعرق سعة الرئة لديهم أقل من البيض.
    Cevaben, beyazlardan oluşan bir çete gazete baskısını yok etti. TED ردًا على ذلك، دمرت عصابة من البيض مطابع صحيفتها،
    Hip-hop denen pislik ve buna aldanan beyazlardan da nefret ediyorum. Open Subtitles أكره تأثير الهيب هوب على الضواحي البيضاء
    Ben beyazlardan o kadar korkmam. Open Subtitles ،بالمناسبة، لم أكن قط ممن يخافون من البيض
    Yani beyazlardan yeterince hakaret duyduk. Open Subtitles أنا أعني ، نحن نتحمل الكثير من الرجال البيض
    Böylece... bazı beyazlardan kurtulacaktık, o da bizim vatandaş olacaktı. Open Subtitles لقدساعده.. لكي يكون وسيلتنا للتخلص من بعض البيض الآخرين
    Size yaptıklarımızdan sonra biz beyazlardan nefret ediyor olmalısın. Open Subtitles رباه، لا بد أن تكرهنا معشر البيض بعد كل ما فعلناه بكم.
    beyazlardan aşağı kalmayalım, en az onlar kadar güçlü olalım. Open Subtitles لن نكون أقل من البيض بل أقوياء مثل البيض
    beyazlardan aşağı kalmayacağız, onlar kadar güçlü olacağız. Open Subtitles لن نكون أقل من البيض بل أقوياء مثل البيض
    Mesela, çift vardiya çalışan beyazlardan biri, fazla mesai yapamayacak kadar yorgun olduğunu söylerse, kovmazsınız. Open Subtitles فعلى سبيل المثال أحد الرجال البيض لديه مناوبتين لو قال أنه مجهد من العمل الإضافي فهل تفصلة من العمل ؟
    Ama eğer mahkeme burada yapılırsa jüri tümüyle beyazlardan oluşacaktır. Open Subtitles ولكن إذا عقدت المحاكمة هنا، فسوف تكون هيئة المحلفين من البيض
    Yaşlı bir kadın ölü bir erkekten, bekarlar, evlilerden, siyahlar beyazlardan, fakirler zenginlerden daha az değerlidir. Open Subtitles إمرأة متوفية أقل من رجل متوفى العزاب أقل من المتزوجون السود أقل من البيض ، الفقراء أقل من الأغنياء
    Biri beyazlarla, biri zencilerle, biri de gardiyanlarla. beyazlardan nakit para kazanıp içerde rahat edebilmem için gardiyanlarla oynarken kaybediyordum. Open Subtitles العب مع البيض و ألعب مع السود و ألعب مع الحراس
    B. amcam 55 yaşındadır, beyazlardan nefret eder, beyaz bir kadınla evli. Open Subtitles عمي في الخامسة والخمسين يكره البيض ومتزوج بيضاء
    Siyahlar ve Latin kökenlilerin ölüm cezasına çarptırılma oranı beyazlardan beş kat daha fazla. Open Subtitles السود والأمريكان اللاتينيون يواجهون على الأرجح خمس مرات أكثر من البيض عقوبة الإعدام
    beyazlardan başka alıyorsun, bana başka ödüyorsun. Open Subtitles انت تطلبين أجراً من البيض و تدفعي لي أجراً آخر
    Sahip olduğum diğer tüm beyazlardan... Open Subtitles مختلف من جميع العشيرة البيضاء التي امتلكتها؟
    beyazlardan nefret eden şehirli çocuklara karşı birbirimizi koruyabiliriz. Open Subtitles يمكننا حماية بعضنا البعض من أشقياء المدينة الذين يكرهون ذوي البشرة البيضاء
    Yılanlardan, kanserden ve beyazlardan korkuyorum. Open Subtitles أخاف من الثعابين و إلتهابات الصدر و بيض البشرة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد