Ama sizin Mr. Biko'nun onları anlamsız beklentilerle doldurmasının hiç bir faydası olmayacak. | Open Subtitles | ولكن لا طائلة منها لسيدك بيكو والذي يحشوا أدمغتهم بالتوقعات الخاطئة |
Mola verdiğinizde de Biko'nun yanında sürekli bir adam olsun. | Open Subtitles | وفي كل مرة تتوقف يجب أن يبقى رجلا مع بيكو طيلة الوقت وداعا |
Bay Biko'nun ölümü zaten basında kızılca kıyametin kopmasına yetti. | Open Subtitles | ووفاة بيكو تسببت للتو بضجة عارمة في الصحافة |
Steve Biko'nun cenazesinde, bugün bile beyaza boyanmış küstahlıklarıyla onları burada görmeyi ve sadece, ona vicdan borçlarını ödemelerini bekleyen binlerce insana sırtlarını döndüler. | Open Subtitles | حتى اليوم . يوم جنازة ستيف بيكو بتغطرسهم الأبيض |
Biko'nun orada olması imkansız. | Open Subtitles | بيكو لا يستطيع أن يكون هناك، بالطبع |
Ben Biko'nun çaresine başyazıda bakarım. | Open Subtitles | - وأنا سأهتم بشأن "بيكو" في كلمة عدد الصحيفة |
Bay Biko'nun neyin peşinde olduğunu anladığıma inanıyorum. | Open Subtitles | - انا متفهم ما الذي تدور مهية السيد بيكو حوله ــــ - حسنا، أنت متفهم بشكل خاطىء |
Biko'nun ölümü için diyecek hiçbir şeyim yok. | Open Subtitles | خبر وفاة بيكو جعلني غير متأثرا |
Tanrım, umarım Biko'nun yoldaşlarıyla olur. | Open Subtitles | رباه، كم آمل المشاركة مع أناس مثل بيكو |
Steve Biko'nun dostu bizim de dostumuzdur. | Open Subtitles | صديق ستيف بيكو هو صديق لنا |
Biko'nun anahtarlarını bana ver. Gel! Burada kalamayız. | Open Subtitles | مفاتيح ( بيكو ) إعطينى إياها هيا لا يُمكننا البقاء هُنا |