| Bunu bana sorduğuna bile inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق أنك تسألني هذا أعني ، نعم نحن نتشاجر طوال الوقت |
| Bunları konuştuğumuza bile inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق انني اتكلم في هذه الخرافات |
| Senin bu kadar bencil olmana ben bile inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق حتى إلى أي درجة من الأنانية أصبحت |
| Şu anda ayakta durabildiğine bile inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق حتّى أنّك تقوين على الوقوف الآن. |
| Ben, ilişki muhabbeti yaptığıma bile inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أصدق أنني أجري محادثة عن العلاقات |
| Bunu konuştuğumuza bile inanamıyorum. | Open Subtitles | لآ أصدق أننا نتكلم عن هذا |
| Hâlâ Bosna'daki patlamadan sağ kurtulduğuna bile inanamıyorum. | Open Subtitles | مازلت لا أصدق أنه نجا من إنفجار "البوسنة" |
| Bu anı yaşadığıma ben bile inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق حتى بأنني جعلتك تتحدث بعمق عن هذه الخبرة |
| Üzgünüm, bu konuda tartıştığımıza bile inanamıyorum. | Open Subtitles | آسفة، لا أصدّق حتى أننا نخوض هذا النقاش! |
| Bunların rakun olduğuna bile inanamıyorum. | Open Subtitles | بالكاد أصدق أنها حيوانات راكون |
| - Ben kendim bile inanamıyorum ki. | Open Subtitles | لا أصدق أنك قلت هذا للتو مازلتِ جميلة كما أنتِ |
| Onun için çalışmayı düşündüğüne bile inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق أنك قد تفكر في العمل لحسابه حتى |
| Şu an seninle bu saçmalıkları konuştuğuma bile inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق انني اتكلم في هذه الخرافات |
| Bunu tartıştığıma bile inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق حتى أني بحاجة لقول ذلك |
| Şu anda ayakta durabildiğine bile inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق حتّى أنّك تقوين على الوقوف الآن. |
| Şu anda ayakta durabildiğine bile inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق حتّى أنّك تقوين على الوقوف الآن. |
| - İçeri girdiğime bile inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أصدق أنني خطوت لداخل مرة أخرى |
| Sana onları anlattığıma bile inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أصدق أنني أخبرتك بكل تلك الأمور وحسب |
| Bunu konuştuğumuza bile inanamıyorum. | Open Subtitles | لآ أصدق أننا نتكلم عن هذا |
| Spor salonuna gittiğine bile inanamıyorum aslında. | Open Subtitles | مازلت لا أصدق أنك في صالة العاب رياضية |
| Bunu düşündüğüme bile inanamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أصدق حتى بأنني فكرت في هذا |
| Bak ben seninle çıkmam. Teklif ettiğine bile inanamıyorum. | Open Subtitles | .أنا لا أصدّق حتى أنكَ سألت |
| - Bunun doğru olduğuna bile inanamıyorum. | Open Subtitles | بالكاد أصدق حتى أن هذا حقيقى |