Bilgelerde olması lazım gelen gözler birçoklarında yeni bilgeler görmeyi bekler. | Open Subtitles | أى عيون يملكها الحكماء ليرون نجماً جديداً وسط هذا الكم الهائل |
bilgeler, ha. Uyanıklar yani. Onlar ne bilirler ki? | Open Subtitles | الحكيمون، بالتأكيد، أنت تقصد الحكماء و ما أدراهم؟ |
Zamanla çok şey değişti. Geçmişte, bilgeler sadece Avatar'a bağlıydı. | Open Subtitles | تغير الحال, ففي الماضي كان الحكماء أوفياء للآفاتار وحده |
Kutup Yıldızı gibi bir kıça sahip olursan bilgeler de peşine düşer. | Open Subtitles | مهلاً، عندما تحظين بمُؤخرة لامعه، الحكماء سوف يسعون ورائها. |
Biliyor musun, bilgeler çok hile yaparlar. Kutlamaları bilirsin. Kanlı suçlar. | Open Subtitles | انت تعلم ، اكثر الحكماء هنا محتالون مجرمون |
"bilgeler ki, bakmışlar sonunda, haklıymış karanlık." | Open Subtitles | من خلال الحكماء من الرجال في نهايتهم ويعرفون أن الظلام هو ضوء |
Ama bilgeler her şeyin göründüğü gibi olmadığını bilir. | Open Subtitles | لكن الرجال الحكماء يدركون أن الامور ليست دوما على ما تبدو عليه |
Kudüs'e giden, bilgeler gibi Süleyman'ın dizlerinin dibine oturacağım | Open Subtitles | سوف أجلس عند قدمى " سليمان" مثل الحكماء الذين يتوافدون إلى " أورشليم" |
Tabii.bagislayin beni, bilgeler! | Open Subtitles | بالطبع ، إغفروا لي ، أيها الحكماء |
Roku ölünce, bilgeler sonraki Avatar'ın dönmesini beklediler. | Open Subtitles | عندما مات (روكو), إنتظر الحكماء عودة الآفاتار التالي بلهفة |
# bilgeler der ki; # | Open Subtitles | رجل يغني: يقول الحكماء |
Tüm bilgeler Qi'ye geliyor. | Open Subtitles | ايها الحكماء تعالو إلى تشي |