- Şerif, sen bir şey söylemeden önce, geçen gece orada olmalıydım biliyorum, ve şey oldu-- kampımın olduğu yerde cep telefonum çekmiyordu. | Open Subtitles | شريف قبل أن تقول أي شيء وأنا أعلم أنني كان من المفترض أن أكون هناك الليلة الماضية وهو اني عندما كنت في المخيم |
Borcunu ve sorunlu geçmişini biliyorum ve yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | وأعلم عن دينك وعن ماضيك مع الفتيات وأنا هنا لتقديم العون |
Artık ben de biliyorum ve anlıyorum ve bunu bırakmak istemiyorum. | Open Subtitles | ،و الآن أنا أعرف و أفهم ولا أريد التخلّي عن ذلك |
Pekala İngilizce'nin ikili seviyede nasıl olduğunu biliyorum ve görsel soyutlamasının nasıl göründüğünü de biliyorum ama tüm hayatım boyunca asla Rusça bir ikili görmedim. | TED | أنا أعرف الشكل الثنائي للإنجليزية، وأعرف شكلها التجريدي البصري، لكن لم أر في حياتي الشكل الثنائي للروسية. |
- Biliyorum, bunu biliyorum ve evlenmek zorunda olduğunu anlıyorum. | Open Subtitles | أنا أعلم, و أتفهّم بأنّ عليكِ أنْ تتزوجي أحقّاً ؟ |
Biliyorum. Ve sana anlattığım her hikayede yalanlar olduğunu da biliyorum. | Open Subtitles | و أعرف بأنك تستطيعين أن تري خلال أي حكاية أخبرك بها |
Her şeyin birbiriyle bağlantılı olduğunu biliyorum ve gövdemi baştan aşağıya geçen bu yaranın bir depremin kalıntıları olduğunu. | TED | وأنا أعرف أن كل شيء متصل، والندب التي إمتد على طول الجذع من بلدي هي من علامات وقوع الزلزال. |
Nasıl yapıldığını biliyorum ve aynı zamanda en sevdiğim yöntem, | TED | وأنا أعلم كيفية القيام بذلك، وطريقتي المفضلة للقيام بذلك .. هي الطريقة الأسهل |
Olduklarını biliyorum ve harikaydılar... ama ayrıca çok sorumsuzcaydılar. | Open Subtitles | وأنا أعلم أنها حدث ، وكانت رائعة ، ولكنهم كانوا أيضا غير المسؤول للغاية. |
Zayıf olduğumu biliyorum ve bundan hoşnut değilim. | Open Subtitles | لا أحب أن أكون ضعيفاً وأنا أعلم أنني ضعيف |
İkimizin de içindekini biliyorum ve dışarıya çıkmak için nasıl sabırsızlandığını da. | Open Subtitles | أنا أعلم ما بداخل كلٌ منا وأعلم درجة الشر التى تريد الخروج |
O rujun gösterişten fazlası olduğunu biliyorum, ve erkeklerin süper güvensiz olduğunu, ve terörist denen kişilerin doğuştan öyle olmadıklarını, o hale getirildiklerini biliyorum. | TED | وأعلم أن أحمر الشفاه يعني أكثر مما يظهر وأن الفتيان لا يشعرون أبدًا بالأمان وأن من يُدعون بالإرهابيين قد صُنعوا , ولم يولدوا كذلك |
biliyorum ve paramızın yetmeyeceğini de biliyorum, ayrıca olanların hepsinin benim hatam olduğunu da biliyorum. | Open Subtitles | أعرف و أعرف أنه لا يمكننا تحمل تكاليفها و أعرف أن كل ما حدث غلطتي |
Evet biliyorum ve beni çıldırtan da bu zaten | Open Subtitles | نعم، أعرف و هذا ما يدفعني للجنون ..الفارق بيني و بينك |
Yaptıklarım için sorgulanacağımı biliyorum ... ve cevap verebilirim. | Open Subtitles | وأعرف أننى سأحصل على الإجابة لما فعلته وأعتقد أننى أستطيع |
Zor olduğunu biliyorum ve sana işkence ettiğini biliyorum ama kendini toplamalısın. | Open Subtitles | أعرف أن هذا صعب وأعرف أنك تعذب لكن عليك المواصلة |
- Farkındayım, bilmemem gerekirdi. Ama biliyorum ve çok heyecanlandım. | Open Subtitles | أنا أعلم أن المفروض لا أعلم و لكنني أعلم و متحمس جدا من أجلك |
Biliyorum, ve birileri onu kaçırmak için benden yardım istiyor. | Open Subtitles | أعلم, و شخصاً ما يريدني أن أساعده في تهريبه |
Aramızda bir şey var biliyorum ve benden nefret ediyorsun ama medeni davran, en azından yemek bitene kadar eve dönerken Menendez gibi davranabilirsin. | Open Subtitles | أسمعي .. أنا أعرف بأنه سيكون شيء هنا وأنا أعرف أنك تكرهينني لكن كوني لطيفة.. |
Biliyorum, biliyorum. Ve her ikinize de bir açıklama borçluyum. | Open Subtitles | اعلم , اعلم , و أدين لكما بالتوضيح |
biliyorum ve gerçekten üzgünüm, ama Noxonlar bana burada saldırdılar. | Open Subtitles | انا أعلم وأنا آسفة حقاً لكن النكسون هجم علينا هنا |
Bak, onun benden daha mutlu olduğunu biliyorum ve sebebini bulmak istiyorum. | Open Subtitles | أنظرن, أنا, أعلم بأنها كانت أسعد مني و أريد أن أكتشف لماذا؟ |
(Ses) Jim O'Grady: Hikâyemi haykırıyorum, hikâyemin çok güzel olduğunu biliyorum ve daha da iyi yapmaya başlıyorum-- (Gülüşmeler) onu süsleyerek. | TED | (تسجيل) (جيم أوجريدي) أنا في صدد ابتكار قصتي وأعلم أنها جيدة. وبعد ذلك بدأت في جعلها أفضل (ضحك) من خلال إضافة عنصر زخرفة. |
Peter'ın en iyi dostu olduğunu biliyorum ve bana ısınamadığını da biliyorum. | Open Subtitles | اعرف انك اعز اصدقاء بيتر واعرف انك بالتحديد لم تكن متحمسا تجاهي |
biliyorum ve Bende Yeniden Bu Konunun Üzerine Gitmek İstemiyorum. | Open Subtitles | اعرف وانا لا اريد ان اتورط في ذلك مرة اخرى |