Bir gün, Hub Akdeniz sahilinde atına biniyordu. | Open Subtitles | فى أحد الأيام, هب كان يركب حصانه بمحاذاة شاطئ البحر الأبيض المتوسط |
Son gördüğümde, birisinin arabasına biniyordu. | Open Subtitles | آخر مرة شاهدته وهو يركب سيارة شخص ما |
Müşterim de şimdi... Helikopterine biniyordu. | Open Subtitles | زبونـي كـان يركب في طـائرته المروحيـة |
Kulüp çıkışında kız arkadaşlarınız otobüse biniyordu sizse diyordunuz ki, "Güle güle, s...tükler! | Open Subtitles | تتركين الحانة وصديقتك تستقل الحافلة ونحن نقول وداعاً عواهر |
Evet. Adını bilmiyorum ama otobüse biniyordu. | Open Subtitles | لا أعرف اسمها، ولكنها تستقل الحافلة. |
- Kadın iç çamaşırı. - Ve neye biniyordu? | Open Subtitles | ملابس داخلية نسائية وما الذي كان يمتطيه |
Ama ata biniyordu. | Open Subtitles | لكنه كان يركب حصانا ً |
Son gördüğümde, senin General Custer feribota biniyordu. | Open Subtitles | آخر ما رأيت، صديقك الجنرال (كاستر) يركب العبارة. |
Bisiklete biniyordu. | Open Subtitles | كان لازال يركب دراجته الناريه |
Evet, 20 dakika önce falan, üstü çıplak bir adam ana caddede ata biniyordu. | Open Subtitles | ~ يركب حصان على الطريق السريع حقا؟ |
Yaklaşık 20 dakika önce, Metro-North trenine biniyordu. | Open Subtitles | (منذ حوالي 20 دقيقة وهو يركب قطار (مترو نورث |
İsviçre'ye giden bir uçağa biniyordu ve... | Open Subtitles | كان يركب طائرة (سويسرا)، كما... |
Sanırım trene biniyordu. | Open Subtitles | كانت تستقل القطار، على ما أظن |
Onu son gördüğümde Mike ile buluşmak için tramvaya biniyordu. | Open Subtitles | آخر مرة رأيتها كانت تستقل الترام لتقابل (مايك) |
- Ona mı biniyordu bilemezsin. | Open Subtitles | أنت لا تعلم أنه كان يمتطيه |