"bir çatı" - ترجمة من تركي إلى عربي

• سقف واحد
• لدينا سقف
• وسقف
• لديك سقف
• إستضفتني
• سقفٍ واحد
• شقة صغيرة

Yıllar boyunca farklı prototipleri tek bir çatı altında topladım.
لقد امضيت سنوات في جمع كل النماذج تحت سقف واحد

Çakmaktaşlar ve Moloztaşlar, hepsi bir çatı altında.
عائلة فلينستون و عائلة روبل ، كلهم تحت سقف واحد

Kötü bir proje. Herşeyi bir çatı altında tutman gerekir.
هذا تخطيط سيء لحياتك، من المفترض أن تبقي كل شيء تحت سقف واحد.

O gece, başımızın üstünde bir çatı olduğu için aslında şanslı olduğumuzu düşünmüştük.
في تلك الليلة اعتقدنا أننا كنا محظوظين لأنه كان لدينا سقف فوق رؤسنا

Benim küçük hobim, yiyecek, iş ve kafanın üzerine bir çatı sağlıyor.
و هواية الصغيرة توفر الطعام و وظائف وسقف فوق رأسك

Başının üzerinde bir çatı ve kendini geçindiriyor olman gerek.
يجب أن يكون لديك سقف فوق رأسك وعليك أن تكون قادراً على إعالة نفسك

Babamla bana başımızı sokacak bir çatı verdin.
لقد إستضفتني و أبي في بيتك

2,300 yıl önce İskenderiye yöneticileri insanlığın en cesur amaçlarından biriyle yola çıktılar; dünyadaki bütün bilgileri bir çatı altında toplamak.
قبل 2300 عام، قرر حكام الإسكندرية تحقيق واحدٍ من أكثر الأهداف الإنسانية جرأة: جمع كل المعارف في العالم تحت سقفٍ واحد.

Güneydoğuda bir çatı katı.
إنها شقة صغيرة في جنوب شرق المدينة.

Tüm ailenin tek bir çatı altında toplanması ne kadar güzel.
رائع إلتمام العائلة بكاملها تحت سقف واحد

İnsanlar bir çatı altında yaşayınca küçük bir topluluk oluşuyor.
عندما يتواجد الناس تحت سقف واحد يكونون مجتمع صغير

bir çatı altında yaşayan, hiçbir uyum süreci olacaktı.
لن يكون هناك مرحلة مؤقتة إذا كنتم تعيشون تحت سقف واحد

bir çatı altında iki yarımküre. Papua Yeni Gine, Hindistan, Arjantin.
نصفان لكرة تحت سقف واحد غينيا الجديدة ،الهند والأرجنتين

Scarlet, sen ve benim bir çatı altında yaşamamız harika ama... babanla birlikte uğraşman gereken sıkıntılar da arttı.
تحت سقف واحد ولكن بجعبتك الكثير حالياً مع والدك

- Çakmaktaşlar ve Moloztaşlar bir çatı altında. - Evet, fakat biliyorsun Fred sadece geçici olarak.
عائلة فلينستون وعائلة روبل تحت سقف واحد - نعم فريد ولكنك تعلم ان ذلك مؤقت فقط -

Iki kardeş tek bir çatı altında bir araya kalabildiği zaman.
لو يستطيع شقيقان العيش تحت سقف واحد

Başımın üstünde bir çatı olmasının tek nedeni, o metal plakadır.
وهكذا لدينا سقف فوق رأسنا ولا يوجد ما ألومه غير نفسي

Orada oturmuş etrafında dört duvar, başının üzerinden bir çatı damarlarında ilaç birde kalkmış ondan ne istediğimi soruyor.
ها هي جالسة ومحاطة بأربع جدران وسقف فوق رأسها، ويجري الدواء في عروقها، ورغم ذلك تسألني عما أريد منها ؟

Başının üstünde bir çatı olduğu için şükretmelisin.
أنت محظوظة لأنه لديك سقف فوق رأسك

bir çatı altında birkaç nesille yaşayan insanların üçte ikisi, bunun ilişkilerini geliştirdiğini söylüyor.
ويقولُ ثلثا أولئك الذين يعيشون مع عدة أجيال تحت سقفٍ واحد يقولون أن علاقاتهم قد تحسّنت.

Damların altında bir çatı katı...
في العلية، شقة صغيرة... ..