Eğer benden bir çekim daha istersen kamerayı beyninde parçalayacağım. | Open Subtitles | إذا طلبت لقطة أخرى سوف أحطم هذه الكاميرا على دماغك. |
Tamam mı? Panoramik bir çekim yapmam gerekiyor ve bir dakika kadar sürecek bu yüzden konsantre olmalısınız, tamam mıdır? | TED | اتفقنا؟ احتاج لأن تكون لقطة شاملة، ولذا ستأخد دقيقة واحدة. لا بد لكم ان تركزوا. |
Sorun değil. Bugün yalnızca 70 sayfalık bir çekim yapacağız. | Open Subtitles | لابأس ، فليس لدينا سوى 70 صفحة للتصوير اليوم خذ وقتك |
Rot. Bunu bir çekim senaryosu olarak vermek üzereyiz. | Open Subtitles | تباً، نحن على وشك أن ننشر هذا كنص للتصوير |
Önden yer kapıp güzel bir çekim yapmak ve çocuklarımı izlemek için buraya 1 saat önceden geldim. | Open Subtitles | لقد قدمت إلى هنا منذ ساعة, لكي أستطيع أن أحصل على كرسي في الصف الأول و لدي زاوية كاميرا مثالية و أنا أشاهد أطفالي |
Önden yer kapıp güzel bir çekim yapmak ve çocuklarımı izlemek için buraya 1 saat önceden geldim. | Open Subtitles | لقد قدمت إلى هنا منذ ساعة, لكي أستطيع أن أحصل على كرسي في الصف الأول و لدي زاوية كاميرا مثالية و أنا أشاهد أطفالي |
Sizin aranızda bir çekim olduğu belli ve bunun önünde durmak istemem. | Open Subtitles | نعم، من الواضح بأن بينكما تجاذب وأنا لا أريد أن أكون عائقاً لهذا. |
Bu denli büyük kütleli yıldızları böylesine sıkışık yörüngelerde bu hızlarda döndürmek, ciddi bir çekim gücü gerektirir. | Open Subtitles | تحتاج النجزم الضخمة إلى جاذبية هائلة لتتأرجح بمدارات سريعة وضيّقة |
Bitkilerin büyümesini, çiçeklerin açmasını ve ormanın yıllık yaşam döngüsündeki canlanışını görüntüleyebilmek için hareketli bir çekim olacak. | Open Subtitles | ستكون لقطة داخل غابة تتتبّع فيها : نموّ النباتات وتفتّح الأزهار وعودة الغابة للحياة |
Bu güne kadar yapılan en karmaşık doğa belgeseli 60 saniyelik bir çekim olmuş oldu. | Open Subtitles | لقطة استغرقت 60 ثانية ، لتثبت أنها واحدة من أعقد وأصعب |
Sanırım ışıkların ve ekibin orada olmasından uykuya dalmaya direniyor ve bu boktan bir çekim sahnesi değil. | Open Subtitles | اعتقد انها لم تكن تستطيع النوم بسبب الإضاءة .ووجود فريق العمل من حولها انها ليست لقطة بلا معني |
Caitlyn, benim için iyi bir çekim oldu. Geniş çekim yaptığından da emin ol. | Open Subtitles | هذه كانت لقطة جيدة لي , خذي لقطة طويلة أيضاً. |
İyi bir çekim yapmadıktan sonra zamanında bitirmenin ne anlamı var? | Open Subtitles | ما فائدة أن ننتهى في الوقت المطلوب اذا لم نحصل على لقطة جيدة؟ |
Bir, kesin bir çekim programı yapmalıyız. | Open Subtitles | الأول، يجب أن نضع جدولاً دقيقاً للتصوير |
Aramızda inanılmaz bir çekim var. | Open Subtitles | انا وانتِ بيننا تجاذب عظيم. |
Oraya inersek tehlikeli derecede yaklaşırız. O kadar büyük bir kara deliğin büyük bir çekim gücü var. | Open Subtitles | الهبوط هُناك يعرضنا إلى الخطر، والثقب الأسود بذلك الكبر يملك جاذبية هائلة. |