Bir önceki kelimenin görüntüsü halen sizinle. Görüntü otomatik olarak sonraki kelimerle ilişkilendiriliyor. | TED | لأنك ستكون تفكر في كلمةٍ تلو اﻷخرى، و صورة الكلمة السابقة ستبقى معك. |
Hadi ama! Bir önceki gece onunlaydım. Bina görevlisinin bizi duyduğunu biliyordum. | Open Subtitles | كنتُ معها في الليلة السابقة .كنتُ أعرف أنّ حارس المبنى قد سمعنا |
Eğer elçiden sonra gelmemişse, Bir önceki ölüm zamanına bakın. | Open Subtitles | إن لم يصل بعدما جاءتكم الرسالة، راجعوا المواقيت والأماكن السابقة. |
Bu süreci bir başlattığınızda, aslında, Bir önceki fermente edilmiş sıvıyı yeniden değerlendirebiliyorsunuz. | TED | وبمجرد أن تجعل العملية تستمر، يمكن في الواقع إعادة تدوير السائل المخمر السابق. |
Sondan Bir önceki, yedinin altıncısı, uydurmak, abartma. | TED | الخطأ ما قبل الأخير، السادس من السابع. زخرفة الأمور و المبالغة |
Bunu geçen hafta da söylemiştin... Hatta Bir önceki hafta da. | Open Subtitles | قلت ذلك الأسبوع الماضي والأسبوع الذي قبله |
Ön sevişme yaklaşık olarak Bir önceki orgazmın sonunda başlıyor. | TED | المداعبة الى حد كبير تبدأ في نهاية النشوة السابقة. |
Bu kadar sıcak olma nedeni Bir önceki sayfada yatıyor. | TED | والسبب وراء شدة سخونته، ذو علاقة بالصّور السابقة. |
Ve Bir önceki zar için elimizdeki matematik türü bir sonraki zar için ihtiyacımız olanın neredeyse aynısıdır. | TED | ونوع الرياضيات التي أستخدمناها في القشرة السابقة هي تقريباً نفسها التي نحتاجها للقشرة التالية. |
Bir sabah gelip Bir önceki gece yapılan işi kontrol ettim. | TED | جئت صباح أحد الأيام وتحققت من عمل الليلة السابقة. |
Sürekli Bir önceki turda basılan çukurlara basıyorlardı. | TED | كانوا يدوسون دائماً في حفر الدائرة السابقة |
Karanlık enerjinin kanıtını anlamak için Stephen Hawking'in Bir önceki oturumda işaret ettiği birşeyden bahsetmemiz lazım. | TED | لفهم الأدلة على وجود الطاقة المظلمة ، علينا مناقشة شئ ما شرحه ستيفن هوكينج في المناقشة السابقة. |
Bir önceki gece otelin lobisinde bir dergi satın almıştı. | Open Subtitles | في ردهة الفندق في الليلة السابقة ، إشترى مجلة |
Bir önceki kiracı kendini camdan attı. | Open Subtitles | المستأجرة السابقة ألقت بنفسها . من النافذة |
Bu kapıyı Bir önceki yönetici bir yıl önce yaptırdı. | Open Subtitles | استلمته مغلوقا هكذا من المسؤول السابق عن المبنى، منذ عام |
Bu kapıyı Bir önceki yönetici bir yıl önce yaptırdı. | Open Subtitles | استلمته مغلوقا هكذا من المسؤول السابق عن المبنى، منذ عام |
Mapetla'nın ölümünden Bir önceki gün polislerden biri başka bir mahkuma Mapetla'nın bir ipin ucunda sallanan bir kuklasını göstermiş. | Open Subtitles | في اليوم ما قبل وفاة مابيتلا أظهرت الشرطة سجينا آخر دمية من مابيلا تتدلى من حبل مشنقة |
Bir önceki akşam biraz kahve istemek için uğramıştı. | Open Subtitles | لقد جاءتني لتستعير بعض القهوة ليلة ما قبل الحادثة |
Ve her gün, tıpkı Bir önceki gün gibi uyanıyorum, yüzümü yıkıyorum ve aynada kendime bakıyorum. | Open Subtitles | وكل يوم مثل الذي قبله اغسل وجهى وارى وجهى في المرأه |
Kazara, Bir önceki ömrümde kibrimin içinde yok oldum. | Open Subtitles | بالصدفة, هلكت فى غطرستي, واعتمادي على ذاتي منذ زمن بعيد, |
1941'de greve giden işçi sayısı Bir önceki yıla göre 4 kat artmıştı. | Open Subtitles | حظى عام 1941 بأضرابات عماليه أكثر بأربعة مرات من العام الذى سبقه |
Bir önceki günün gelişmelerini tüm ayrıntılarıyla bana anlatacaksın. | Open Subtitles | أريد تقريراً كاملاً كل يوم عن اليوم الذي يسبقه |
Ustabaşımız Muhlbeck gömdünüz, sondan Bir önceki haftada. | Open Subtitles | بعد وفاة رئيس العمال الأسبوع قبل الماضي. |
Bir önceki okulumdaki sosyal bilgiler öğretmenim benden çok hoşlanıyordu. | Open Subtitles | في مدرستي السابقه كانت مدرستي كانت تعشقني و بشكل كبير |
Bir önceki sefer dokuz ay yemiş. Gözetim süresi dört seneymiş. | Open Subtitles | لديه سابقة ، قضى تسعة شهور و يقضي أربعة سنوات تحت المراقبة |