Bu binadaki birisi buna benzer bir şey üzerinde çalışıyor. | Open Subtitles | شخص ما في هذا المبنى يعمل على شيء مثل ذلك |
Yeni bir şey üzerinde çalışıyor. Biraz yardıma ihtiyacı var, hepsi bu. | Open Subtitles | إنه يعمل على شيء جديد وكان بحاجة لبعض المساعدة، هذا كل ما في الأمر. |
Bahse girerim bu bilgisayar çipinin anlamı, bu adam gizli bir şey üzerinde çalışıyor. | Open Subtitles | اراهن أن هذه الرقائق ... تعني أن هذا الرجل كان يعمل على شيء في غاية السرية |
Bizden biri değil ama çok önemli bir şey üzerinde çalışıyor. | Open Subtitles | لكنّه يعمل على شيء واعد جدا |
Önemli bir şey üzerinde çalışıyor. | Open Subtitles | إنه يعمل على شيء ضخم. |
Harika. Ray Kuantum Çoğaltıcı denen bir şey üzerinde çalışıyor. | Open Subtitles | بديع، (راي) يعمل على شيء اسمه التضاعف الكمي |
O gerçekten büyük bir şey üzerinde çalışıyor. | Open Subtitles | إنه يعمل على شيء كبير |