ويكيبيديا

    "bir şey vardı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • كان هناك شيء
        
    • كان هناك شيئاً
        
    • كان هناك شئ
        
    • هناك شيء كنت
        
    • هناك شيء ما
        
    • هناك شيء واحد
        
    • كان ثمة شيء
        
    • شيئاً واحداً
        
    • كان هناك شئٌ
        
    • كان هناك شيئا
        
    • لدي شيئاً
        
    • كان لديها شيء
        
    • كان شيء على
        
    • كان هناك أمر
        
    • كان هناك شيئ
        
    Hep etrafımı çevreleyen kara bulut gibi bir şey vardı. Open Subtitles لطالما كان هناك شيء مثل سحابة سحابة سوداء تُخيّم عليّ
    Etrafımı çevrelemiş kara bulut gibi bir şey vardı hep. Open Subtitles لطالما كان هناك شيء مثل سحابة سحابة سوداء تُخيّم عليّ
    Ajan Scully'nin düştüğü mağarada bir şey vardı, bir yazıt. Open Subtitles كان هناك شيئاً بالكهف الذي سقطت به سكالي, إهداء ما.
    Adamda acayip bir şey vardı. Uzun değildi, yani benden uzun değildi. Open Subtitles كان هناك شئ غريب حوله لم يكن قصيراً و لا بطولي أنا
    Sana göstermek için heyecanlandığım bir şey vardı. Ama galiba artık istemiyorum Open Subtitles هناك شيء كنت متحمس لتراه لكن الأن لا أريد.
    Hyde'dayken kokain hakkında okuduğum bir şey vardı... Open Subtitles هناك شيء ما قرأت عن الكوكايين عندما كنت فيها.. هايد بارك.
    Ama ne kadar farklı olursak olalım, ikimizinde hoşlandığı bir şey vardı. Open Subtitles بغض النظر عن الاختلاف الذي بيننا هناك شيء واحد نحبه معاً
    Arka yüzgeçlerinin birinde alışılmadık bir şey vardı. Open Subtitles كان ثمة شيء غير عادي يتعلق بأحد الزعانف الخلفية
    Fakat bu önemli değildi, çünkü şimdi yaralarımdan çok daha fazla içimi yakan bir şey vardı. TED لكن ذلك لم يكن يهم، لأنني الآن كان هناك شيء في داخلي يشتعل و كان حجمه بداخلي أكبر من كل إصاباتي.
    Ama bu dergiye girdiğimde, rahatsız edici olan bir şey vardı ve devam etti. TED لكن عندما تصفحت هذه المجلة, كان هناك شيء مزعج نوعا ما , واستمر ذلك لاحقا.
    Orada beni oraya çeken bir şey vardı. TED كان هناك شيء في ذا المكان قد اجتذبني اليه.
    Onlara vermediğimiz ve petri kaplarına koymamızı istedikleri bir şey vardı. TED كان هناك شيء آخر تريده في أطباق بتري لم نكن نقدمه لها.
    Açlıktan bitkin olmalarına rağmen, bu şükran gününde minnet duymalarını gerektiren bir şey vardı. Open Subtitles يائساً وجائعاً وهاهو يوم عيد الشكر على الرغم من هذا كان هناك شيء يجب أن يكون شاكراً له
    Aklına gelen tek bir şey vardı. TED كان هناك شيئاً واحداً فقط تفكر في القيام به
    Öyle olmasa bile, herkesin emin olduğu bir şey vardı: genişleme yavaşlıyor olmalı. TED ولكن مع ذلك حتى كان هناك شيئاً ما كان الجميع متأكدون منه ان التوسع يجب ان يتباطأ
    Başka bir şey yüzündendi. Beni üzen başka bir şey vardı. Open Subtitles لا بل كان هناك شئ آخر, لقد كنت قلقة بشأن أمر آخر
    Sana söylemeyi beklediğim bir şey vardı. Open Subtitles نعم صحيح هناك شيء كنت انتظر لاقوله لك حسنا , عظيم , انت تعلمين ..
    Efendim, o hücrede bir şey vardı. Open Subtitles سيدي، إني أؤكد لك أنه كان هناك شيء ما بالزنزانة برفقته
    Çünkü seyirciden daha fazla korktuğum bir şey vardı. Open Subtitles لأن هناك شيء واحد فقط أخافه أكثر من الجمهور ما هذا؟
    Evet, aramızda bir şey vardı, aşka benzer bir şey belki. Open Subtitles كان ثمة شيء بيننا شيءٌ يشبه الحب
    Fakat onlarda, sizde olmayan bir şey vardı: Diploma! ! Open Subtitles ولكنهم كانوا يملكون شيئاً واحداً لا تملكه أنت، يملكون دبلومة
    Elektriksel yıldırım gibi bir şey vardı, hepsi yığılıp kaldı. Open Subtitles كان هناك شئٌ يشبه البرق ، أو الكهرباء وسقطوا جميعاً
    Garip bir şey vardı ama manasını anlayamadılar. Open Subtitles لكن كان هناك شيئا غريبا لكنهم لم يعرفوا ماذا يعني
    Ama en azından dört gözle beklediğim bir şey vardı. Open Subtitles لكن على الاقل لدي شيئاً واحداً أتطلع إليه
    Ama aklında sadece bir şey vardı. Open Subtitles لكن كان لديها شيء واحد في عقلها
    Aklında bir şey vardı. Open Subtitles كان شيء على عقلك؟
    Onu son gördüğümde değişik bir şey vardı. Open Subtitles في أخر مرة رأيته فيها كان هناك أمر مختلف
    Ama kafamı kurcalayan bir şey vardı. Open Subtitles لكن كان هناك شيئ واحد لم استطع اخراجه من تفكيري

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد