Şu üniversiteli kızların hepsi, sokağa düşmenin bir adım uzağındalar. | Open Subtitles | بنات الكلية هم جميعاً على بعد خطوة واحدة من الشارع |
Ve eğer okul arazisine bir adım daha atarsanız haneye tecavüzden tutuklattırırım. | Open Subtitles | وإن تقدمتم خطوة واحدة من ملكية المدرسة ثانيةً فسأقبض عليكم بتهمة التجاوز |
Kapıya kadar gidebilirsin ama kelimenin tam anlamıyla bir adım öteye gidemezsin. | Open Subtitles | يمكنك أن تصلي إلى الباب ولكن حرفيًا، لا خطوة واحدة بعد ذلك |
Birileri için çalıştıklarından beri, her zaman bizim bir adım önümüzdeler. | Open Subtitles | من الواضح, أن هذا الشخص لا يزال متقدم علينا بخطوة واحدة |
Ben senden zaten bir adım öndeyim. Zaten güvenlik sistemini kırdım. | Open Subtitles | أوه،انا بالفعل متقدم خطوة واحدة عنك انا بالفعل اخترقت نظام الامن |
Ve eğer sizi kendinizden çıkıp bu adamların yerine koymanıza ikna edip bir adım, sadece bir adım yürütebilirsem, hayat boyu diğer tüm alanlarda yapabileceğiniz sosyolojik analizleri bir düşünsenize! | TED | وإذا إستطعت أن أحثكم أن تضعوا أنفسكم مكانهم وأن تسيروا خطوة واحدة , مجرد سنتيمترات , عندها تخيلوا نوع التحليل الإجتماعى الذى يمكنكم أن تفعلوه فى كل جوانب حياتكم ؟ |
bir adım daha yaklaşırsan, seni bu tencere ile öldürürüm. | Open Subtitles | اقترب خطوة واحدة ، و سأقتلك بهذه المقلاة |
bir adım... Hayır, aşağıya bakmayın. Biraz daha. | Open Subtitles | خطوة واحدة , لا تنظرى من الأسفل . و الأن قليل من الخطوات |
Sizi bilmem ama ... ben bir adım daha atmıyorum! | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفُ عنكم أنتم الباقونِ أنا لن أتحرك خطوة واحدة |
Bunu götürüyoruz. Bu ormanın içine bir adım bile atmayacağım. | Open Subtitles | سنأخذ هذه، لن أقدم خطوة واحدة إلى هذه الغابة |
Bunu götürüyoruz. Bu ormanın içine bir adım bile atmayacağım. | Open Subtitles | سنأخذ هذه، لن أقدم خطوة واحدة إلى هذه الغابة |
Umut edelim ki, keşfedilen bulgular dünyayı, bu kanser tipinin tedavisine bir adım daha yaklaştırsın. | Open Subtitles | نأمل , اكتشف المعرفة قد جعل العالم خطوة واحدة ل علاج هذا شكل معين من أشكال السرطان. |
Evet ve hep bir adım arkanda olacağım, değil mi Sharkey? | Open Subtitles | اجل , و دائما خطوة واحدة تبقى خلفك , شاركى؟ |
İşte benim en iyi fiziksel terapistimin, fareyi tek bir adım atmak için cesaretlendirirken tamamen çuvallayışı. Oysa aynı fare, beş dakika önce koşu bandı üzerinde güzelce yürümüştü. | TED | هنا ترون أفضل معالجة فيزيائية لدي تفشل بشكل تام في تشجيع الفأر على القيام بخطوة واحدة بينما كان نفس الفأر, منذ خمس دقائق يمشي بشكل جميل على جهاز التدويس. |
Gün boyu, bu herif hep bir adım ötemizdeydi. | Open Subtitles | كان هذا الرجل متقدما بخطوة واحدة عنا طوال يوم. |
Eğer bu karardan geri dönersek gey evliliğe bir adım daha yaklaşmış oluruz peki o zaman ben ailemin suratına nasıl bakarım? | Open Subtitles | إن منحناها هذا إن وضعنا هذا ستكون الولاية على بعد خطوة من زواج المثليين وإن فعلت هذا كيف سأتمكن من مواجهة عائلتي؟ |
evladım,tekrar düşün,bu çok önemli bir adım bu durumda da önemli bir karar alamazsın | Open Subtitles | يا إبنتي ، فكري مجددا ، إنها خطوة هامة جدا ولا تستطيعين إتخاذ قرار هام في هذه الحالة |
Nihayet bu yönde bir adım atıyoruz ve sen yanlış olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | نحن في النهاية اتخاذ خطوة في هذا الاتجاه، كنت أعتقد أنه من الخطأ؟ |
Ah, lütfen. İçinde "ofis" olması bile büyük bir adım. | Open Subtitles | رجاءاً لمجرد أن الوظيفة مكتبية , هذه خطوة كبيرة لي |
Bana güvenmek zorundasın Clara, ben gerçeğim. bir adım daha. | Open Subtitles | يجب أن تثقي بي، كلارا أنا حقيقيّ، خطوة أخرى فقط |
Bu yüzden işler yolunda gitmediğinde bir adım geriye giderim, işletme yetilerimi kullanarak sebebini anlar ve durumu düzeltirim. | TED | عندما لا تسير الأمور على نحو جيد، أميل للعودة خطوة إلى الوراء، أُطبق أدواتي الخاصة للعمل لإيجاد السبب، وإصلاحه. |
Bir adam için küçük bir adım, ama Metropolis Sharks içinse dev bir adım. | Open Subtitles | تلك خطوة صغيره بالنسبه لرجل قفز قفزة هائله واحده لمتروبوليس شاركس |
Conney, eğer bir adım daha atacak olursan seni öldürürüm. | Open Subtitles | اخطو خطوه واحده كمان فوق الدرج وسوف اقتلك |
Bu büyük bir adım. Onun için bunu kolaylaştırmaya çalışıyoruz. | Open Subtitles | أنها خطوة كبيرة و لكننا نحاول أن نسهل عليه الفكرة |
O peygamber devesi benden güvenlik hakkında birkaç bir şey öğrendi, ...ve nasıl oluyorsa her zaman benden bir adım önde. | Open Subtitles | يبدو أن تلك الحشره تعلمت شيئاً أو شيئين عن نظام الحمايه مني ويبدو أنها دوماً ما تكون متقدمه علينا بخطوه واحده |
Çünkü bir daha açıklamazsan bir adım daha atacak değilim. | Open Subtitles | لانى لن اخطو خطوة اخرى حتى تشرح لى مرة اخرى. |
İki adım öne ve bir adım yana gider. | Open Subtitles | يمكنه الانتقال خطوتان للأمام، وخطوة إلى الجانب. |