John'a ihanet eden ve onu çok ciddi anlamda yaralayan bir arkadaşıydı. | Open Subtitles | لقد كان صديقاً خان جون وآذاه بشدة |
O benim babamın bir arkadaşıydı ve yasaklıydı. | Open Subtitles | لقد كان صديقاً لأبي ومُحَرماً عليَّ |
Başpiskopos Bay Shaughnessy nin yakın bir arkadaşıydı. | Open Subtitles | القس كان صديقاً مقرباً لـ "شاهونسى" |
Madam beni işe koydu. Annemin bir arkadaşıydı. | Open Subtitles | سيدة المبغى التقطتني لقد كانت صديقة لأمي |
Maalesef, o George Sr.'ın yeni bir arkadaşıydı. | Open Subtitles | لسوء الحظ, كانت صديقة جديدة لـ (جورج الأكبر) |
W.R. Harrison. babamın bir arkadaşıydı kendi çocuğüu yoktu bu yğzden...beni çok severdi. | Open Subtitles | كان صديق والديَّ، لم يكن لديه اطفال لذا تعلق بي نوعاً ما |
Babamın bir arkadaşıydı. | Open Subtitles | كان صديق لوالدي |
Mona'nın bir arkadaşıydı. Mona'yı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | (كان صديقاً لـ (موناليزا أتتذكر (موناليزا) التي أخبرتك عنها؟ |
Annemin bir arkadaşıydı, Mary Wollstonecraft. | Open Subtitles | " كان صديقاً لأمي ، " ماري ولستونكرافت |
- Hayır, Juliana'nın bir arkadaşıydı. | Open Subtitles | لا، لقد كان صديقاً لـ (جوليانا) |
Jimmy'nin eski bir arkadaşıydı. | Open Subtitles | كانت صديقة قديمة لـ (جيمي). |
Ali'nin bir arkadaşıydı. | Open Subtitles | (لقد كانت صديقة ل(ألي |
Değil, Miranda'nın bir arkadaşıydı. | Open Subtitles | (كلا، لقد كانت صديقة (ميراندا |
Jury babamın iyi bir arkadaşıydı, Clay. | Open Subtitles | (جيري) كان صديق جيد لوالدي يا (كلاي) |