Ama sonra fark ettim ki asla doymuyordum, çünkü içimde büyük bir boşluk vardı. | Open Subtitles | وبعد ذلك ادركت انى ليس بسمينه لان بدوت فارغه جدا بالداخل |
Ama sonra fark ettim ki asla doymuyordum, çünkü içimde büyük bir boşluk vardı. | Open Subtitles | وبعد ذلك ادركت انى ليس بسمينه لان بدوت فارغه جدا بالداخل |
- Ailede büyük bir boşluk vardı ve onu ben doldurdum. | Open Subtitles | كان هناك فراغ في هذه العائلة . وانا ملأتة كلا . |
Ama hayatında bir boşluk vardı ve hiçbir meditasyon ve tofu bu eksikliği dolduramıyordu. | Open Subtitles | لكن كان هناك فراغ في حياتها وكمية التأمل و "التوفو" لم تكفي لسد هذا الفراغ "التوفو= أكلة آسيوية" |
Of, gönlümde büyük bir boşluk vardı. | Open Subtitles | "اف! كانت مساحة صغيرة خاوية في قلبي" |
Of, gönlümde büyük bir boşluk vardı. | Open Subtitles | "اف! كانت مساحة صغيرة خاوية في قلبي" |
Sen evlendin bile. Hayatımda bir boşluk vardı ve Walter onu doldurdu. | Open Subtitles | حسناً، حسبتُ كان هناك فراغ في حياتي و(والتر) ملئه. |
Of, gönlümde büyük bir boşluk vardı. | Open Subtitles | "اف! كانت مساحة صغيرة خاوية في قلبي" |
Of, gönlümde büyük bir boşluk vardı. | Open Subtitles | "اف! كانت مساحة صغيرة خاوية في قلبي" |
Of, gönlümde büyük bir boşluk vardı. | Open Subtitles | "اف! كانت مساحة صغيرة خاوية في قلبي" |