Bu tıpkı tuğlayla örülü bir duvarın içinden geçmeye çalışmak gibi. | TED | لان الامر يبدو وكأنهم يجرون الى الارتطام في جدار من الطوب |
Şimdi, duvarlardan bahsetmişken, sizinle Kahire'deki bir duvarın hikayesini paylaşmak istiyorum. | TED | الآن، وبالحديث عن الجدران, أريد أن أشارككم قصة جدار في القاهرة. |
Yani, belki böyle bir duvarın bir çocuk için etrafı ve zihniyeti değiştirmek dışında ne işe yaradığını merak edebilirsiniz. | TED | لذا قد تتعجبون ماذا يمكن حقاً أن يفعله جدار كهذا للطلاب، باستثناء تغيير المشاهد الطبيعية والعقليات؟ |
Çünkü, Samantha, aşamayacağım bir duvarın önünde dikiliyorum. | Open Subtitles | لأنه, سمانثا,أنا أحدق في جدار لا أستطيع تجاوزه |
Sadece sana bir duvarın içinden geçmeyi bile göze aldıran şey hariç. | Open Subtitles | بإستثناء ما الذي عساه أن يكون الذي أردته بشدة لتمشي من خلال جدار صلب |
Gerçek tuğladan bir duvarın ardına hapsedildi. | Open Subtitles | فالحقيقة سدت بإحكام وراء جدار من الطابوق |
Neden o zaman DVD'den bir duvarın arkasında saklanıyorsun? | Open Subtitles | إنه شيء جميل إذا لم تختبئين خلف جدار من الأشرطه ؟ |
Hayır, ben pantomim değilim. Hayali bir duvarın arkasına da saklanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أقدّم عروض صامتة، ولا أختبئ خلف جدار. |
Artık yüksek bir duvarın üstünde içip mastürbasyon yapmam. | Open Subtitles | حسنا، هذه آخر مرة أشرب وأستمني فوق جدار عالٍ |
Eğer gittiğimiz her gezegende yerin altında kalmayı planlamıyorsak neredeyse sizinle aynı ağırlıkta olan bir zırh giyme veya bir duvarın arkasına saklanma ihtiyacı duymadan kendimizi koruyabilmenin daha iyi yollarını bulmalıyız. | TED | إلا إذا كنا نخطط للاختباء تحت السطح خلال مدة استوطاننا لكل كوكب جديد، سيكون علينا إيجاد طرق أفضل لحماية أنفسنا دون الحاجة لارتداء بذلة مصفحة لها نفس وزن أجسامكم، أو الحاجة للاختباء خلف جدار رصاصي. |
bir duvarın içinden yumruk atan ajanlar gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت عميلاً يلكم من خلال جدار مسلح. |
Gittiğim yeri görmeliyim, yoksa kendimi bir duvarın içinde bulabilirim. | Open Subtitles | والا , من الممكن ان أدخل في جدار |
Sosyalizm bir duvarın arkasında yaşamak demek değildir. Sosyalizm başkalarına ulaşmak ve onlarla yaşamak demektir. | Open Subtitles | العيش خلف جدار بل بل التواصل مع الآخرين |
Camdan bir duvarın ardındaymış gibi hissediyorsun ailenden ve arkadaşlarından uzakta. | Open Subtitles | تشعرين كأنك خلف جدار زجاجي ولاتستطيعين التواصل معنا... ...أو والديك او اصدقائك |
Bu sanki önünde kocaman bir duvarın sürekli olarak büyümesi ve daha karanlık olmasıdır. | Open Subtitles | ...كانه هنالك هنالك جدار أمامي ويزداد حجمة مرة |
Tek gayesi beni bir duvarın arkasına çekip soymak gibi görünüyordu! | Open Subtitles | كان يبدو أن اهتمامه الوحيد ... هو أن يشدّني خلف جدار ! وينزع عني ملابسي |
Walter Reed deyince her bir duvarın boyası kazınıyormuş gibi hissediyorum. | Open Subtitles | (والتر ريد). تجعلني أفكر بتقشير الطلاء. لكل جدار. |
West Virginia'lı bir çocuk, taş bir duvarın önünde dizlerini kırmış miğferinin üstünde oturuyordu. | Open Subtitles | (أحد الجنود وكان من ولاية (فيرجينا الغربية ... كان يجلس قبالة جدار صخرى كان يجلس القرفصاء ... ... كما كنا نجلس عادة |