Sanırm Cora'nın yeni bir erkek arkadaşı var. | Open Subtitles | أظن أن كورا لديها صديق جديد إنها تخفي الأمر سرا. |
Üstelik, çok ciddi bir erkek arkadaşı var yani buluşmak istemesinde ters bir şey yok. | Open Subtitles | وعلاوة، لديها صديق حميم، وعلاقتهما جدية إذن لا يوجد أيّ عيب في رغبتها بأن نتقابل |
Yönetmen! Lütfen, Misa'nın bir erkek arkadaşı var; bu yüzden aşk sahneleri olmaz! | Open Subtitles | أوقف التصوير ميسا لديها صديق لذا أرجوك لا قبلات في المشاهد |
Kaitlyn'in annesinin de bir erkek arkadaşı var. Zor bir şey olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | كيتلين لديه صديق وتقول ان هناك الكثير من العمل |
onun artık bir erkek arkadaşı var ve erkek arkadaşın olduğu zaman başka... arkadaşlara çok da ihtiyaç kalmıyor, değil mi? | Open Subtitles | لديها حبيب الآن وانت لا تحتاجين صديقتك عندما يكون لها حبيب اليس كذلك؟ |
Bize taşınmasını istediği yeni bir erkek arkadaşı var, beni deli ediyor. | Open Subtitles | لديها خليل جديد سوف ينتقل للعيش معنا، وتكاد تقودني للجنون. |
Sıkı kalçalı bir erkek arkadaşı var. | Open Subtitles | أن لديها صديقها بيلى |
Uzak dur. Zaten işsiz bir erkek arkadaşı var. | Open Subtitles | ابتعد عنها فإِنَّها لديها صديق بلا عمل بالفعل |
Yirmi dört yaşında, kendine ait bir işi, hayatı ve bir erkek arkadaşı var. | Open Subtitles | إنها في الرابعة والعشرين من عمرها لديها حياة، لديها وظيفة، لديها صديق |
Ama zamanlama doğru değil çünkü istemediği ya da belki de nasıl ayrılacağını bilmediği bir erkek arkadaşı var. | Open Subtitles | ولكن التوقيت ليس مناسبا لها لأن لديها صديق الذي لا تريده, أو ربما |
Annemin bir erkek arkadaşı var. Adı Doyle Hargraves. | Open Subtitles | امي لديها صديق الان يدعى " بول هاردقريف " |
Demek istediğim onun da bir erkek arkadaşı var ve bir süredir birlikte, halen şeyi patlatmamış-- | Open Subtitles | قصدت هي أيضاً لديها صديق... ترافقه منذ مدة وهو لم... |
Ve birbirlerine yakıştıkları bir erkek arkadaşı var. | Open Subtitles | و لديها صديق أيضاً عليك أن تغلبه |
Çok az ortalarda gözüken bir erkek arkadaşı var. | Open Subtitles | لديها صديق ، وغبر متواجد هنا دائماً |
bir erkek arkadaşı var. Galiba dilsiz. | Open Subtitles | لديها صديق ما وأعتقد أنه أخرس |
- bir erkek arkadaşı var. - bir erkek arkadaşı var. | Open Subtitles | ان لديها صديق آخر غيرك |
Çok tatlı bir erkek arkadaşı var. | Open Subtitles | لديه صديق لطيف جدا |
Aman Tanrım. Peter'ın bir erkek arkadaşı var. Ama benim yok. | Open Subtitles | -يا إلهي، (بيتر) لديه صديق |
Yani dolaşan dedikodulara göre bir erkek arkadaşı var. | Open Subtitles | لذا تقول الشائعات بأن لديها حبيب |
Yeni bir erkek arkadaşı var. Ona deli oluyor. | Open Subtitles | .لديها حبيب جديد ، وهي متفاخرة به |
bir erkek arkadaşı var mı? | Open Subtitles | -هل لديها خليل ؟ |
Lisa'nın ölü bir erkek arkadaşı var! | Open Subtitles | ليزا) لديها خليل ميت) |
Kızımın yeni bir erkek arkadaşı var. | Open Subtitles | أوه نعم! ابنتي لديها صديقها الجديد. |
- Willow'un Malcolm adında bir erkek arkadaşı var... | Open Subtitles | - (لأن (ويلو) لديها صديقها (مالكولم .. |