benim kafamı karıştırdığına emin olduğum bir erkek arkadaşım vardı. | Open Subtitles | كان لدي صديق حميم كنت متأكدة جدا أنه يعبث بي، |
Bir zamanlar kulaklarının arkasına sandal ağacı takan bir erkek arkadaşım vardı. | Open Subtitles | كان لدي صديق حميم ,كان يرتدي الصندل خلف أذنيه |
Hızlı aramada gelip beni alacak bir erkek arkadaşım var, yani git. | Open Subtitles | لدي حبيب على الطلب السريع يمكنه أن يأتي ويأخذني ، لذا إذهبي |
Ama gerçek şu ki, sekizinci sınıftan beri... hiç Hintli bir erkek arkadaşım olmadı. | Open Subtitles | في الواقع يا بيبي, في الصف الثامن كان لي صديق هندي |
Yakışıklı, zeki ve mükemmel bir erkek arkadaşım var. | Open Subtitles | وصديق حميم وسيم ورائع |
Sevdiğim bir erkek arkadaşım var onun için peşimi bırakmanı istiyorum. | Open Subtitles | إنّ لديّ حبيب أحبه، لذا أحتاجُ منك بأن توقف عن مطاردتي. |
Bizi aynen bu şekilde oturtan, bir erkek arkadaşım vardı. | Open Subtitles | كَانَ عِنْدي صديق اعتاد انُ يجَعْلنا نجلس مثلما نجلس الان |
Çünkü bir erkek arkadaşım var. | Open Subtitles | لأن لديّ صديقٌ حميم. |
Beni, en iyi arkadaşıyla tanıştıran bir erkek arkadaşım vardı, sonra onunla evlendi. | Open Subtitles | لدي صديق حميم عرّفني على صديقه المفضل بعدها تزوج منه |
- Ticari uçak pilotu bir erkek arkadaşım vardı. | Open Subtitles | - لقد كان لدي صديق حميم - كان قائد طائرة تجارية |
Elbette senaryolarımdan birini sattığımda... kendimi bir sürü güzel erkekle sarmam gerekecek... ki hepsini gizlice umursamayacağım çünkü bir erkek arkadaşım var. | Open Subtitles | بالطبع عندما أبيع واحد ...من نصوصي سأحيط نفسي عندها بسرب من الرجال الوسيمين وسأفسد الأمر لأن لديّ صديق حميم |
Keşke benimde eve gidebilecek iktidarsız bir erkek arkadaşım olsaydı. | Open Subtitles | اتمني ان يكون لدي حبيب عاجز جنسياً اذهب للمنزل معه |
Ondan önce de Chad adında bir erkek arkadaşım vardı, 26 yaşındaydı, öldü. | Open Subtitles | و قبل ذلك لقد كان لدي حبيب إسمه تشاد كان عمره 26 و لقد توفى |
Benim zaten Bug adında bir erkek arkadaşım vardı ki ben onunla birlikte yaşayacaktım zaten. | Open Subtitles | انا لدي حبيب إسمه باج ، وكنت سأعيش معه |
Eğer evde beni bekleyen bir erkek arkadaşım olmasa bende aynısını yapardım. | Open Subtitles | و اذا لم يكن لي صديق بمنزلي, ساضربها بسرعة من أجلك |
- Biliyor musunuz, Glasgov'da yaşayan bir erkek arkadaşım vardı ve bana viskinin tüm farklı türleri hakkında bir şeyler öğretti. | Open Subtitles | - كما تعلمون، كان لي صديق الذين عاشوا في غلاسكو وعلمني عن كل أنواع مختلفة من أحذية فرملة. |
Yeni bir erkek arkadaşım olacak. | Open Subtitles | يكون لي صديق جديد |
- Evet ama berbat bir erkek arkadaşım. | Open Subtitles | -أجل، وصديق حميم مزري . |
İnsanlara karnaval çalışanı bir erkek arkadaşım olduğunu söyleyemiyorsam, onlara... karnaval çalışanı erkek arkadaşımın boğulduğunu da söyleyemem demektir. | Open Subtitles | لم أستطع إخبار الناس أنه كان لدي صديق من عمال " كارني " صديق غارق كان عليك أن تخبريني |
Senden çok daha genç, çok daha akıllı ve senden çok çok daha büyüğüne sahip bir erkek arkadaşım var, Bay Fotokopi Büyütücüsü. | Open Subtitles | لديّ حبيب وهو أصغر منك وأذكى منك بكثير وأفضل منك بكثير من سيّد "تكبير الصور الفوتغرافيّة" |
Tristin'a benzeyen bir erkek arkadaşım olmasını nasıl isterdim. | Open Subtitles | أنا أَحبُّ أَنْ يَكُونَ عِنْدي صديق مثل تريستان. |
Artık bir erkek arkadaşım var. | Open Subtitles | لديّ صديقٌ حميم الآن |