Bakın, sizin iyi bir bayan olduğu - nuza eminim. Gerçekten. Ama benim bir evim yok. | Open Subtitles | انظري , انا متأكدة انك امراة لطيفة حقا , لكني ليس لدي منزل |
Bakın, sizin iyi bir bayan olduğu- nuza eminim. Gerçekten. Ama benim bir evim yok. | Open Subtitles | انظري , انا متأكدة انك امراة لطيفة حقا , لكني ليس لدي منزل |
Ama babam gelip kurana kadar benim bir evim yok! | Open Subtitles | ولكن ليس لدي منزل قبل أن يأتي ونبني منزلاً! |
Benim gidecek bir evim yok. Ya da sığınabilecek bir ailem yok. | Open Subtitles | أتعلمين، ليس لديّ بيت ولا عائلة لأعود إليهما |
Geri dönecek bir evim yok. | Open Subtitles | ليس لديّ بيت لأعود إليه |
Ama artık bir evim yok, değil mi? | Open Subtitles | ولكنني لم يعد لديّ منزل يأويني، أليس كذلك؟ |
- Şu an bir evim yok, şu an. | Open Subtitles | ـ في هذه اللحظة ، ليس لديّ منزل ـ في هذه اللحظة |
Gidecek bir evim yok. | Open Subtitles | ليس لدي منزل أقصده |
Bu, adil değil. Benim bir evim yok. | Open Subtitles | هذا ليس عدلا ليس لدي منزل |
Benim düşünecek bir evim yok. | Open Subtitles | ليس لدي منزل لأفكر به |
- Ama bir evim yok. | Open Subtitles | - لكن ليس لدي منزل. |
Benim bir evim yok. | Open Subtitles | ليس لدي منزل |
Benim geri dönecek bir evim yok. | Open Subtitles | ليس لدي منزل |
- Aslında bir evim yok artık. | Open Subtitles | ليس لدي منزل |
- Evsizim, evsizim, bir evim yok. | Open Subtitles | أنا بلا مأوى. ليس لديّ منزل ـ لا ، أنت لا. |
Hayır, benim bir evim yok. Çok uzun zamandır bir evim yok! | Open Subtitles | كلا، ليس لديّ منزل لم يكن لديّ منزل منذ زمنٍ طويل! |