Otobüse hemen geri dönmeliyiz. bir fırtına yaklaşıyor. Hadi. | Open Subtitles | يجب أن نعود إلى تلك الحافلة هناك عاصفة قادمة. |
- Öğleden beri onu aramaya çalışıyorum. - Yeni bir fırtına yaklaşıyor, hatlar kötü. Havai fişek gösterisinde olabilir. | Open Subtitles | ــ لا' أنا فقط ــ أحاول الأتصال به منذ الضهيرة ــ هناك عاصفة قادمة, استقبال سيء |
bir fırtına yaklaşıyor ve durdurulamaz. Ama durmak zorunda. | Open Subtitles | ـ هناك عاصفة قادمة ولا يمكن إيقافها ـ لكن يجب عليها أن توقف |
- bir fırtına yaklaşıyor. - Büyük bir tane. | Open Subtitles | عاصفة تقترب - تبدو كبيرة جدا - |
bir fırtına yaklaşıyor. | Open Subtitles | عاصفة تقترب |
bir fırtına yaklaşıyor. Sadece benim için değil, herkes için. | Open Subtitles | ثَمة عاصفة قادمة ليست لي فقط ولكن للجميع |
bir fırtına yaklaşıyor. Ve bu sadece benim için değil, herkes için. | Open Subtitles | ثَمة عاصفة قادمة ليست لي فقط ولكن للجميع |
bir fırtına yaklaşıyor. | Open Subtitles | هناك عاصفة قادمة |
bir fırtına yaklaşıyor. | Open Subtitles | هناك عاصفة قادمة. |
bir fırtına yaklaşıyor. | Open Subtitles | استمعوا جميعا! هناك عاصفة قادمة. |
- Sanki bir fırtına yaklaşıyor. | Open Subtitles | يبدو أن هناك عاصفة قادمة -أجل |