Bu gençlerin epey sosyal olduğu ortada ama doğada nasıl hayatta kalacaklarına dair en ufak bir fikirleri yok. | Open Subtitles | هؤلاء الاصغر ربما لها مهارات إجتماعية إستثنائية، لكنّهم لبس لديهم فكرة كيف يبقى في البرية. |
Erkeklerin kadınları tatmin etme konusunda hiç bir fikirleri yok. | Open Subtitles | الرجال ليست لديهم فكرة عن طريقة إرضاء فتاة |
Hiç bir fikirleri yokmuş, annelere neler olduğunu anlayamamışlar. | Open Subtitles | لم تكن لديهم فكرة أي فكرة عما قد يحدث للأمهات |
Onun Sör Thomas Overbury adında bir adam olduğunu düşünmüşlerdi ama sonra o olmadığını keşfettiler ve kim olduğu hakkında hiç bir fikirleri yok. | TED | قاموا بشراءها عندما كان اسمها سير توماس اوفيربيري وبعدها أكتشفوا انها لم تكن هو ولم تكن لديهم أدنى فكرة من يكون |
Onu yaptıklarında, yaşam süresinin ne kadar olacağı hakkında hiç bir fikirleri yoktu. | Open Subtitles | في الوقت الذي صنعوها، لم يكن لديهم أي فكرةَ عن مدى طول عمرها. |
Eğer daha iyi bir fikirleri varsa bazen asıl konudan uzaklaşırlar ama şuan bunu kaldıramayız. | Open Subtitles | مُؤلّفوا الإعلانات يضلّون في منتصف الطريق أحياناً إن كان لديهم فكرة أفضل لكن لا يمكننا المخاطرة بهذا الآن |
En azından ne tür bir çocukları olacağına dair bir fikirleri var biraz da olsa. | Open Subtitles | على الأقل لديهم فكرة ما عن أي نوع طفل سيحصلون عليه في النهاية. |
Ve henüz, korkularının ne kadar güçlü olabileceğine dair bir fikirleri yok. | Open Subtitles | عل اي حال ، ليس لديهم فكرة كيف يمكن ان يكون خوفهم ذو بأس |
Aşağıda pişen domuz butları ve budanan ağaçlar var ne kadar tehlikede olduklarına dair en ufak bir fikirleri yok. | Open Subtitles | أسفل هناك طبخ لحم الخنزير وتقليم الأشجار، و ليس لديهم فكرة عن مدى الخطر الذي أنت فيه. |
[TED ortaklığı ile Great Big Story] Anlatıcı: Dünyayı değiştirmek için büyük bir fikirleri vardı. | TED | [قصة عظيمة بالشراكة مع TED] القاص: كانت لديهم فكرة عظيمة لتغيير العالم. |
[Great Big Story, TED ortaklığında] Anlatıcı: Dünyayı değiştirmek için büyük bir fikirleri vardı. | TED | [قصة عظيمة وكبيرة بالشراكة مع TED] الراوي: لديهم فكرة عظيمة لتغيير العالم. |
[TED ortaklığı ile Great Big Story] Anlatıcı: Dünyayı değiştirmek için büyük bir fikirleri vardı. | TED | [جريت بيج ستوري بالاشتراك مع TED] الراوي: كانت لديهم فكرة كبيرة لتغيير العالم. |
[TED ortaklığında Great Big Story] Anlatıcı: Dünyayı değiştirmek için büyük bir fikirleri vardı. | TED | [قصة عظيمة بالشراكة مع TED] الراوي: لديهم فكرة عظيمة لتغيير العالم. |
Ve önümüzdeki 4 saat içinde neler olacağı hakkında en ufak bir fikirleri olmayan diğer anne ve çocuklar da var. | Open Subtitles | هناك أمهات أخريات, أطفال وأسر ليس لديهم فكرة... ..بأن كل شيء سينتهي في أربع ساعات. |
İnanılmaz, ama krize neyin sebep olduğu hakkında en ufak bir fikirleri yok. | Open Subtitles | أنا أرى هذا لا يصدق لكن يبدوا أنهم ليس لديهم أدنى فكرة عن سبب النوبة |
İnsanlar "Nasıl hissettiğini biliyorum." derler çünkü aslında ne hissettiğine dair en ufak bir fikirleri bile olmaz. | Open Subtitles | أتعرفين حينما يقول الناس أنهم يعرفون كيف تشعرين؟ تعرفين , إنهم يقولون هذا فقط لأنهم ليس لديهم أدنى فكره بما تشعرين |
Yapay zekâların, bu içeriklere dair herhangi bir fikirleri yok ve bu içeriği önerdikleri zaman sonucun ne olacağına dair de herhangi bir fikirleri yok. | TED | لا يملك الذكاء الاصطناعي نفسه أي تصور عن المضمون الفعلي للمحتوى كما أنه ليس لديهم أي فكرة عما قد تكون عليه عواقب التوصية بهذا المحتوى. |
Şu bir gerçek ki doktorların işin nereye varacağı konusunda hiç bir fikirleri yok ve hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | يتضح لنا أن الأطباء لاتوجد لديهم أي فكرة عن كيف سينتهي هذا الأمر ونحن علينا أن نكون مستعدين |
Almanlar, çıkartmayı bekliyorlardı ancak nereye olacağı konusunda bir fikirleri yoktu. | Open Subtitles | الألمان توقعوا عملية الأنزال، لكن لم تكن لديهم فكره عن أين سيتم |