Gitmeme bir gün kaldı. | Open Subtitles | تبقى يوم واحد وأذهب |
Özgürlüğümüze bir gün kaldı. | Open Subtitles | تبقى يوم واحد على حريتنا |
Sadece bir gün kaldı. | Open Subtitles | تبقى يوم واحد فقط. |
Altı gün geçti. Sadece bir gün kaldı... | Open Subtitles | لقد مرّت ستة أيامٍ ولم يتبقَ سوى يومٍ واحدٍ. |
- Duruşmaya bir gün kaldı. | Open Subtitles | أنت على بعد يوم واحد من المحاكمة |
29 Nisan'a yaklaşık bir gün kaldı. Eve dönmenin zamanı geldi, Simon. | Open Subtitles | نحن على بعد يوم من 29 نيسان حان وقت عودتك للبيت يا (سايمون) |
Denemeye değer ama. Sadece bir gün kaldı. | Open Subtitles | لكن هذا شأنٌ يستحقّ المحاولة، إذ لم يتبقَ سوى يومٍ واحدٍ. |
Uzaylıların dişlerini dökmemize bir gün kaldı. | Open Subtitles | نحن على بعد يوم فقط من ضرب الفضائيين |
Central Şehri'nde sonunda S.T.A.R. Lab'ın tartışmalı parçacık hızlandırıcısının çalıştırılıp tarih yazılmasına bir gün kaldı. | Open Subtitles | "مدينة (سنترال) على بعد يوم من صناعة التاريخ" "حين يُشغّل معمل (ستارلينج) للتعجيل الجزيئيّ أخيرًا" |