"bir hastalık gibi yayıyorsunuz." "Kimseyi incitmek istemiyorsun, değil mi?" | Open Subtitles | تنشروها كالمرض أنت لا تريدين أن تؤذي أحد؟ |
Onu yetiştirerek, güçlendirerek bir hastalık gibi yayan insanın ta kendisi. | Open Subtitles | البشر هم قاموا بنشرها كالمرض زرعوها و أبرعوا فيها |
Onu yaşatan, yetiştiren ve bir hastalık gibi yayan insanoğluydu. | Open Subtitles | البشر هم قاموا بنشرها كالمرض زرعوها و أبرعوا فيها |
Ve böylelikle gördük ki, şiddet de tıpkı bulaşıcı bir hastalık gibi bulaşıyordu. | TED | وهكذا نرى أن العنف، بطريقة ما، يتصرف مثل المرض المعدي. |
Vampirlik doğa üstüne mâl edilebilir ama kan enfeksiyonudur ve eğer bir hastalık gibi bulaşıyorsa tedavi etme şansı da vardır. | Open Subtitles | مصاص الدم ربما ذو قوى خارقة لكنه يلوث الدم ،وإذا كان ينقل التلوث مثل المرض فهناك فرصة لعلاجه |
"bir hastalık gibi yayıyorsunuz." | Open Subtitles | و تنشرينها كالمرض |
Suda çözünüyor, bir hastalık gibi yayılıyor. | Open Subtitles | يذوب فى المياه وينتشر كالمرض |
Hayat bana bir hastalık gibi yapıştı. | Open Subtitles | الحياة متعلّقة بي كالمرض |
İçimde bir hastalık gibi büyüdü. | Open Subtitles | لقد نمى بداخلي كالمرض |
Ve bir hastalık gibi yayıyorsunuz. | Open Subtitles | تنشروها كالمرض |
Yüce İsa. Ari, biliyorsun, bu bir hastalık gibi. | Open Subtitles | يا للهول، (آري)، هذا كالمرض. |
Vampirlik doğa üstüne mâl edilebilir ama kan enfeksiyonudur ve eğer bir hastalık gibi bulaşıyorsa tedavi etme şansı da vardır. | Open Subtitles | مصاص الدم ربما ذو قوى خارقة لكنه يلوث الدم ،و إذا كان ينقل التلوث مثل المرض فهناك فرصة لعلاجه |
bir hastalık gibi içimdesin. | Open Subtitles | أنت بداخلي مثل المرض |
Salgın bir hastalık gibi içinde yayılıyor. | Open Subtitles | إنها تنتشر فيكِ مثل المرض |
Hayatımı bir hastalık gibi gaspettin. | Open Subtitles | انتِ غزوتِ حياتي مثل المرض |
Bu bir hastalık gibi. | Open Subtitles | إنه مثل المرض |