ve o bir de yaşlılar evindeydi, Bir huzurevinde diğer yaşlı insanlarla beraberdi, bu yüzden tam olarak diğerleri gibi görünmesi gerekiyordu. | TED | وانه أيضا في منزل قديم ، وانه في دار رعاية المسنين حول مسنين آخرين ، لذلك كان عليه أن يشبه بالضبط الآخرين. |
Lezbiyen ve kadın dolu Bir huzurevinde kalıyor. Gerisini sen hesapla. | Open Subtitles | إنها سحاقية في دار رعاية مليء بالعجائز، احسبها |
Lisedeyken Tyler'da Bir huzurevinde bakıcılık için gönüllü olmuştum. | Open Subtitles | سابقاً في الثانوية، تطوعتُ بـ دار رعاية في تايلر |
bir kalkan olarak görüyorlar. Onlarla ilk kez 3 yıl fotoğrafçılık yaptığım Los Angeles'da Bir huzurevinde tanıştım. | TED | التقيتُ بهم لأول مرّة في في دار رعاية المسنين في (لوس أنجلوس)، حيث كنتُ أقوم بالتصوير لمدّة ٣ سنوات. |
83 yaşında Uvalde'de Bir huzurevinde öldü. | Open Subtitles | توفي بسن الـ 83 في دار رعاية في (يوفالد) |
- Bir huzurevinde bomba patlattın. | Open Subtitles | -فخختَ دار رعاية |
- Bir huzurevinde bomba patlattın. | Open Subtitles | -فخختَ دار رعاية |