Bir ileri bir geri gittiğinde böyle. | TED | وهذا حين تحرك ذهاباً وإياباً، وذهاباً وإياباً. |
Beyninizde Bir ileri bir geri sıçratarak bu elektrik akımlarını ölçüyorsunuz. | TED | فأنت تقيس هذه التيارات الكهربائية، التي تخوض ذهاباً وإياباً في دماغك. |
Sadece Bir ileri karakolu ortadan kaldırmışız meğerse. | Open Subtitles | ما هزمنا إلّا مخفر استطلاع واحد. |
Gece uzayıp giderken küre Bir ileri bir geri gidiyordu. | Open Subtitles | وبدأت الليلة تنقضي والعالم يدور يميناً ويساراً |
- Makinalar üçte Bir ileri. - Göreceğiz bakalım. | Open Subtitles | كلا المحركين للأمام بأقصى سرعة والآن سنرى |
90 dakikalık bir konuşma ve bunun ne olduğuyla başladığını görebilirsiniz Bir ileri bir geri gidiyor ve neyin mümkün olabileceği ile bitiyor. | TED | محادثته لمدة 90 دقيقة، وقد بدأ بعرض الوضع الحالي، انتقل للأمام والخلف وختم بالممكن. |
Bu çok cafcaflı ve çok süslü albüm kapaklarını tasarladım. Bir ileri (post) modernist veya tarihselci olduğum için değildi -- bu şeylerin ne olduğunu bile bilmiyordum. | TED | فحصلت على أغلفة اسطوانات غنية ومحكمة التصميم ليس لأنني كنت عصرية أو غير عصرية لأنني لم أكن أعلم حقيقة هذه الأشياء |
Bir ileri bir geri ilerliyor. "Bir hayalim var; bir gün... Bir hayalim var; bir gün..." ve en sonda işler ilginçleşiyor | TED | ثم تحرك ذهاباً وإياباً بين "لدي حلم بأنه يوماً ما، لدي حلم بأنه يوماً ما، لدي حلم بأنه يوما ما" وفي النهاية أصبح شيقا حقا |
Uçak bir aşağı bir yukarı, Bir ileri savrulup duruyordu. | Open Subtitles | الرحلة كانت تتهاوى صعوداً ونزولاً ذهاباً وإياباً |
"Boynundaki yumuşak yerden aşağa kadar Bir ileri bir geri oynamaya başladı." | Open Subtitles | ويُلامِسٌ رقبَتها برفق أو يُلامسُ وركيها ذهاباً وإياباً |
Eğer York Bir ileri bir geri gittiyse, tüm güzergahlardan yola çıkarsak tam ortası burası oluyor. | Open Subtitles | إن كان "يورك" يقود ذهاباً وإياباً لو رسمت مثلث حول كل نقاط الوقوف، ها هو المركز هنا |
Sadece Bir ileri karakolu ortadan kaldırmışız meğerse. | Open Subtitles | ما هزمنا إلّا مخفر استطلاع واحد. |
Ve siz suyun 15 metre altını izlerken onlar oraya inerler ve acı içinde Bir ileri bir geri debelenirler. | Open Subtitles | وحتى يمكنك أن تراها تنزل بعمق 50 قدم ترفس يميناً ويساراً من شدة الألم |
Makinalar üçte Bir ileri. | Open Subtitles | كلا المحركين للأمام بأقصى سرعة |
- Bacaklarını açıp kucağına oturdu, seni içine aldı kalçasını Bir ileri bir geri hareket ettirdi, Bir ileri bir geri-- | Open Subtitles | كدت أؤتيه يا رجل - ...تمتطي ركبك وتدخل عضوك بفرجها - وتتبع بتحريك فخذيها ...للأمام والخلف تباعًا |
Birdenbire Bir ileri (post) modernist oldum ve kendi işletmemi kurarak bir kariyere başladım. | TED | وأصبحت فجأة عصرية وبدأت مهنة تخصني وحدي |