| Orada ziyaret ettiğini düşündüğümüz Santiago de Compostela adında bir kilise var. | Open Subtitles | هناك كنيسة تسمى سانتياغو دي كومبوستيلا نظن انه زارها |
| Doğu yakasında bir kilise var. | Open Subtitles | لعقد اجتماع الجالية هناك كنيسة في الجانب الشرقي من المجمع |
| On yaşından beri kiliseye gitmedim ama kampüste güzel küçük bir kilise var. | Open Subtitles | لم أذهب للكنيسة منذ أن كنت في العاشرة هناك كنيسة جميلة في الحرم الجامعي |
| Şurada eski bir kilise var. | Open Subtitles | هناك يوجد كنيسة قديمة |
| Burada bir kilise var. | Open Subtitles | يوجد كنيسة هنا |
| Hayır, hayır, elçiliğin karşısında bir kilise var, dokuzda orada buluşalım. | Open Subtitles | ثمة كنيسة قبالة السفارة لنتقابل هناك في التاسعة صباحاً |
| Cannon mahkemesi yanında bir kilise var. | Open Subtitles | ثمة كنيسة بالقرب من محكمة (كانون) |
| Eski köyün doğusunda, taş ocağının yanında, bir kilise var. Keşke seninle gelebilseydim. | Open Subtitles | هناك كنيسة فى شرق القرية القديمة ، قرب المحجر |
| Şehire yakın daha az dolu bir kilise var. | Open Subtitles | هناك كنيسة هناك بجانب البلدة وهي ليست مزدحمة كهذه |
| - Merkezde eski bir kilise var. | Open Subtitles | هناك كنيسة قديمة في ميدان البلدة. |
| - Buralarda bir kilise var mı? | Open Subtitles | هل هناك كنيسة بالقرب من هنا ؟ أجل |
| Orada bir kilise var, Santiago de Compostela. | Open Subtitles | هناك كنيسة سانتياغو دي كومبوستيلا |
| Hızlıca bir rehbere baktım. Orada bir kilise var, Santiago de Compostela. | Open Subtitles | هناك كنيسة سانتياغو دي كومبوستيلا |
| Orada cenazeler için kullanılan bir kilise var. Gidelim. | Open Subtitles | هناك كنيسة صغيرة يستخدمونها في الجنازات |