Senin için bir kurşunun önüne atlamam yetmedi mi? | Open Subtitles | إيقاف رصاصة واحدة لم يكن كافياً بالنسبه إليك؟ |
Tek bir kurşunun verdiği hasar bile inanılmaz. | Open Subtitles | من المدهش مدى الضرر الذي تسببه رصاصة واحدة |
bir kurşunun herifin birini delip geçtiğini gördüm ama o dövüşmeye devam etti. | Open Subtitles | ولقد رأيت رصاصة,واحدة من هذه الرصاصت المطاطية الكبيرة |
Omzuma gelen bir kurşunun beni öldürebileceğini mi sandın gerçekten? | Open Subtitles | هل ظننت فعلا أن رصاصة في كتفي سترديني قتيلا؟ |
Bekle. Yani bana, bir kurşunun, trendeki zaten ölmüş bir adama isabet etmeyi başardığını mı söylüyorsun? | Open Subtitles | تشبث، أنت تقول لي أن رصاصة تمكن من ضرب رجل واحد في قطار السرعة الذي كان مات بالفعل؟ |
Cidden bana bir kurşunun zarar verebileceğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتعتقد حقاً أن رصاصة بإمكانها أن تؤذيني؟ |
Tom bir kurşunun kendisini öldüremeyeceğini söylüyor. | Open Subtitles | توم يقول بأن رصاصة واحدة لن تقتله |
Bayım, sadece bir kurşunun var. | Open Subtitles | لديك رصاصة واحدة فقط |
Beni vursan iyi olur Sean Çünkü sadece bir kurşunun kaldı. | Open Subtitles | (حسنا, من الأفضل لك أن تضربنى (شون لأنك لاتملك إلا رصاصة واحدة |