Hayır, o bir annenin kız kardeşine yazdığı ve kızını aslında evlat edinmiş olduğunu itiraf ettiği bir mektuptu. | Open Subtitles | بل كانت رسالة أم تكتب لأختها تعترف بأن الفتاه المتبناه هى ابنتها حقيقةً |
Ölmeden hemen önce kuzenlerinden birine yazdığı bir mektuptu. | Open Subtitles | لقد كانت رسالة موجهة لأحد أبناء عمومته قبل وفاته بوقت قصير |
Berbat, rezil, iğrenç bir mektuptu. | Open Subtitles | كانت رسالة بغيضة وشريرة |
Evet, bayan, okudum. Şahsi bir mektuptu. | Open Subtitles | كانت رسالة شخصية جداً |
- O Abdullah'tan gelen bir mektuptu. | Open Subtitles | ـ كانت رسالة من عبد الله |
Senin için yazılmış bir mektuptu. | Open Subtitles | كانت رسالة موّجهة لك. |
Çok arkadaşça bir mektuptu. | Open Subtitles | كانت رسالة ودية للغاية |