ويكيبيديا

    "bir oğlu var" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لديه ابن
        
    • لديها ابن
        
    • لديه إبن
        
    • لديه ولد
        
    • لديها إبن
        
    • فلديه ابن
        
    • ابن واحد
        
    Dur tahmin edeyim. Barrows yalnız değil, oğlu da işe karışmış. bir oğlu var değil mi? Open Subtitles . دعني أخمن ، ليس باروس فقط ابنه متورط ، هل لديه ابن ؟
    Dur tahmin edeyim. Barrows yalnız değil, oğlu da işe karışmış. bir oğlu var değil mi? Open Subtitles دعني أخمن ، ليس باروس فقط ابنه متورط ، هل لديه ابن ؟
    June Cogan'ın, James Cogan adında bir oğlu var. Neredeler? Open Subtitles جون كوغان لديها ابن اسمه جيمس, أين هم الآن ؟
    17 yaşında bir oğlu var. Hackerınızın o olma ihtimali daha fazla. Open Subtitles لديها ابن في السابعة عشرة من عمره احتمال كبير أنّه المُخترِق
    Seeley'in üçüncü sınıfa giden bir oğlu var. Adı Parker. Open Subtitles (سيلي) لديه إبن في الصف الثالث إسمه (باركر)
    7 yaşında bir oğlu var. Open Subtitles غني جداً و لديه ولد بعمر السابعة
    Evde bir oğlu var. Sakat, muhtemelen beyninde hasar var. Bunun konuyla ne ilgisi var? Open Subtitles لديها إبن في الديار إنه عاجز, على الأرجح إصابة دماغيّة
    General Silva'nın Şubat 1998 doğumlu bir oğlu var. Open Subtitles الجنرال سيلفا لديه ابن ولد في فيفري عام 1998
    Sanırım kardeşinin o yaşlarda bir oğlu var. Open Subtitles أعتقد أن أخاه لديه ابن فى مثل هذا السن
    Bir yayınevinde çalışıyor evli ve bir oğlu var. Open Subtitles يعمل الآن بدار للنشر متزوج و لديه ابن
    Bir yayınevinde çalışıyor evli ve bir oğlu var. Open Subtitles يعمل الآن بدار للنشر متزوج و لديه ابن
    Nick bir oğlu var. Tamam, onun soyadı Edwards var. Open Subtitles إن (نيك) لديه ابن . (حسناً ، اسمه الأخير (إدواردز
    Amy'nin Sam'den biraz daha büyük bir oğlu var ve burada değil. Open Subtitles ايمي لديها ابن أكبر قليلا من سام هو ليس هنا
    Otuz yaşlarında eşcinsel bir oğlu var. Open Subtitles لديها ابن شاذ في الثلاثين من عمره
    İyi bir işi olan, evli bir oğlu var. Open Subtitles لديها ابن متزوج وعنده وظيفة جيده..
    Zaten babası olmayan bir oğlu var. Open Subtitles لديها ابن بالفعل الذي والده غير معروف.
    - İki yaşında bir oğlu var. Open Subtitles لديه إبن للتو أصبح في الثانية
    Marcellus Agrippa onun bir oğlu var. Open Subtitles "مارسيلوس أجريبا" لديه إبن
    Yahia' nın bir oğlu var, Mustafa' nın 3. Open Subtitles يحيى لديه ولد مصطفى لديه 3 اولاد
    bir oğlu var. Onu daha önce gördüğünü zannetmiyorum. Open Subtitles لديها إبن لا أظن أنك قابلتيه قبلاً
    Ama bu farklı. Elbette karmaşık bir hal alabilir. bir oğlu var. Open Subtitles لكن هذا مختلف قد يكون الأمر معقداً فلديه ابن
    Biz bir oğlu var , ve o bunu biliyor . Open Subtitles لدينا ابن واحد وهويعرفذلك ,أنت تعرفذلكيا(روي)

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد