Bugün size Dijital Evreni sunuyor olmak benim için bir onur. Bu insanlık için nerede olduğumuzu görebilelim diye yapıldı. | TED | إنه لشرف عظيم اليوم أن أقدم لكم الكون الرقمي، الذي تم صنعه للبشرية حتى يروا حقيقة أين نحن في الكون. |
Seçilmiş kişinin, annesi ve kardeşiyle tanışmak büyük bir onur. | Open Subtitles | إنه لشرف عظيم أن نقابل أم و أخ الشخص المختار |
Sizi bu evde ağırlamak bir onur, | Open Subtitles | لأنه هذا شرف لي أن تكون معنا في هذا المنزل |
Biraz daha paranı almak da benim için bir onur olacak. | Open Subtitles | و سيكون من الشرف لي ايضاً ان اخذ المزيد من نقودكم |
Benim için bir onur, efendim. Savaş sırasında hakkınızda yazılanları okumuştum. | Open Subtitles | يا له من شرف يا سيدي، قرأت عنك الكثير أثناء الحرب |
Michael Westen, söylemeliyim ki bu büyük bir onur. | Open Subtitles | مايكل ويستن علي أن أقول أنه شرف كبير جدا |
Benimle tanışmana izin vermem bir onur. Buna ne dersin ha? | Open Subtitles | انه شرف لى أن أدعك تقابلنى ما رأيك بهذا؟ |
Sıcak karşılamanız için sağolun. Benim için bir onur. | Open Subtitles | شكرا لكم على الترحيب الدافئ إنه لشرف لى حقا أن أكون هنا فى بلدكم |
İnsanların benden, o özel anlarında yanlarında olmamı istemeleri, bir onur hem de bunun için para alıyorum. | Open Subtitles | إنه لشرف عظيم أن هؤلاء الاشخاص قد طلبوا مني أن أكون هناك في تلك اللحظات وأنا أحصل على أموال مقابل ذلك |
Merhaba Bay Robinson. Sizinle tanışmak bir onur. | Open Subtitles | أهلا مستر روبنسون إنه لشرف عظيم أن أقابلك |
Böyle güzel bir hanımla tanışmak büyük bir onur. | Open Subtitles | إنه لشرف عظيم لي أن أقابل شابة جميلة أخرى |
Bana Njala'nın bir canavar olduğunu, öldürülmesi gerektiğini, bunu yapmanın bir onur olduğunu söylediler. | Open Subtitles | اخبروني ان نجالا وحش يجب ان يقتل وان ذلك شرف لي |
Burada çalışmayı istedim, çünkü seninle yemek yapmak bir onur ama istendiğim başka bir yerde çalışmayı tercih ederim. | Open Subtitles | أريد العمل هنا لأنه شرف لي أن أطهو معك لكنني أفضل العمل بمكان حيث يكون مرحباً بي |
bunda bir onur göremiyorum, Will. | Open Subtitles | لأنى لا أرى الكثير من الشرف فى هذا يا ويل |
- İşe alınmamı bir onur olarak görmüştüm. - Bunu takdir ediyor. | Open Subtitles | ظننت أنه من الشرف أن أحصل على هذه الوظيفة |
Doğruluk Kılıcını da koleksiyonuma eklemek büyük bir onur. | Open Subtitles | و ياله من شرف ان اضم سيف الحقيقه .الي مجموعتي الخاصه |
Lord Rahl, ne kadar sevindirici ve beklenmedik bir onur. | Open Subtitles | اللورد "رال"، ياله من شرف مرحب به و غير متوقع. |
Başkan Hayes, sizi dükkanımızda ağırlamak bizim için büyük bir onur. | Open Subtitles | عمده هايز انه شرف كبير لى ان تقف هنا بالمحل |
Gizli Servis başkanı olan ilk kadınla çalışmanın ne denli büyük bir onur olduğunu söyleyebilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكنني ان اقول لك انه شرف لي ان اعمل مع اول أمرأة تشغل منصب رئيسة هذا القسم |
Bugün sizlerle burada olmak büyük bir onur ve ayrıcalık. | Open Subtitles | إنه شرف عظيم وتميز لي أن أكون هنا معكم اليوم |
Burada evliliğiniz için bizleride aranıza almanız büyük bir onur ve sizleri çok seviyoruz. | Open Subtitles | أنه لشرف عظيم أن احضر زفاف أبنة أختي ألتي أحبها كثيراً. |
Fakat senin gibi gerçek bir yazarla tanışmak bir onur George. | Open Subtitles | ولكنه شرف لى مقابلة كاتب حقيقى مثلك يا سيد جورج |
Seninle tanışmanın büyük bir onur olduğunu söylemek istedim sadece. | Open Subtitles | حسنا، أريد فقط أن أقول، لشرف لي أن ألتقي بك. |
Memnun oldum... Sizinle tanışmak büyük bir onur bayan. | Open Subtitles | حسناً، إنه لمن دواعي سروري أن أقابلك يا سيدتي. |
Fransız direnişinde Nazi idam timinin karşısında olmak büyük bir onur olarak düşünülürmüş; | Open Subtitles | خلال المقاومة الفرنسيّة لقد كان يعتبر شرفا عاليا الرمي بالرصاص من قبل النازيين |
- Bu benim için bir onur Bayan Connors. | Open Subtitles | يشرفني أن أكون هنا لأتحدث معكِ اليوم آنسة. كونورز |