| Tina, bir de şöyle düşün. Rasgele bir randevudan iyidir. | Open Subtitles | عليك النظر في هذا إنه أقل عشوائية من موعد أعمى |
| Gelecek sefer kötü bir randevudan kurtulmak istediğinde bunu hatırlamalısın. | Open Subtitles | عليكِ تذكر ذلك في المرة المقبلة التي تريدين الرحيل فيها من موعد سئ |
| - Kötü bir randevudan eve geldiğimde bir bira içip yatarım. | Open Subtitles | ماذا تفعل؟ عندما أعود للمنزل من موعد سئ أحب أن أشرب بيره و بعدها أخلد للنوم |
| Kötü bir randevudan eve geldiğimde koltuğa oturup televizyon izlemeyi severim. | Open Subtitles | حسناً عندما أعود من موعد سيئ أحب أن أجلس على الأريكة و أنا أشاهد التلفاز |
| Gelecek sefer kötü bir randevudan kurtulmak istediğinde bunu hatırlamalısın. | Open Subtitles | عليكِ تذكر ذلك في المرة المقبلة التي تريدين الرحيل فيها من موعد سئ |
| Eski arkadaşınla bir randevudan çıktın mı? | Open Subtitles | أن زوجك السابق تهرب من موعد بسبب الشاحنة |
| bir randevudan geliyorum ve her yerde ezik yağıyor. | Open Subtitles | للتو عدت من موعد والجو يمطر بالحمقى |
| Bütün bunları iptal edilen bir randevudan mı çıkardın? | Open Subtitles | عرفت كل هذا من موعد ملغى؟ |