| Ve, ben tüm bunların... bir rastlantı olduğunu düşünmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | و أحاول أن أقنع نفسي أن كل هذا مجرد صدفة |
| Ve, ben tüm bunların... bir rastlantı olduğunu düşünmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | و أحاول أن أقنع نفسي أن كل هذا مجرد صدفة |
| Ne inanılmaz bir rastlantı. | Open Subtitles | يا لها من صدفة لا تصدق احتجت انا ايضا فترة راحة من مشاهدة وجهك |
| Bu inanılmaz bir rastlantı, fakat yanlışlıkla babanı öldüren avcı... | Open Subtitles | يا للصدفة الغريبة الصيادالذيقتلأبيكبالغلط... |
| Güllerden birini bugün almak, ne ilginç bir rastlantı. | Open Subtitles | يا لها من مصادفة غريبة كنت متأكدة من أنك ستأتي اليوم |
| Basit bir rastlantı! Kazadan beri karşılaşmadılar. | Open Subtitles | مصادفه عاديه إنهما لم يتقابلا منذ الحادث |
| Bu bir rastlantı mı, yoksa davayı yine sana mı verdiler? | Open Subtitles | هل هذه صدفة ، ان انك قد عدتى الى القضية مجددا |
| Ne komik bir rastlantı,.. | Open Subtitles | ومن أين لك بتلك المركبة؟ انظر، هذه مصادفة مضحكة، |
| Bu gece bir rastlantı değil. | Open Subtitles | الليلة ليست مجرد حادثة عرضية |
| Kurtlar bir rastlantı olabilir. Aslında olmasa şaşılacak bir durum olurdu. | Open Subtitles | قد تكون الديدان مجرّد مصادفة سنتفاجىء تقريباً إن لم تكن لديه |
| Kesinlikle hepimiz için talihli bir rastlantı. | Open Subtitles | محاسن الصدف لجميع المُشتركين فيها. |
| Tuhaf bir rastlantı eseri bu sayı aynı zamanda Arthur'un bir zamanlar Islington'da gittiği ve ilişkiye giremediği çok hoş bir kızla tanıştığı partinin verildiği evin telefon numarasıydı. | Open Subtitles | ْ347 إلى فرصة واحدة و بصدفه غريبة إنه أيضاً رقم هاتف شقة عائلة إزلينجتون |
| Sonra nöbet geçirmesi sanki tuhaf bir rastlantı gibi geldi. | Open Subtitles | ثم الأزمة هل كانت مجرد صدفة غريبة أو شيء آخر؟ |
| Yoksa bu olaydaki diğer rastlantılar gibi yeni bir rastlantı mı? | Open Subtitles | أو مجرد صدفة أخرى مثل الأمور الأخرى في القضية |
| -Bu basit bir rastlantı olamaz. | Open Subtitles | ومن الكثير من صدفة. |
| Ne kadar inanılmaz bir rastlantı. Nereden aldın, Bree? | Open Subtitles | يا لها من صدفة غريبة أين وجدته ، "بري"؟ |
| Ne ilginç bir rastlantı, efendim. | Open Subtitles | يا للصدفة الرهيبة |
| - Sonsuza kadar değil. - Eğer bu garip bir rastlantı değilse. | Open Subtitles | لكن ليس للأبد- يالها من مصادفة غريبة- |
| Burası, 1856 Temmuzunun 9'unu 10'una bağlayan gece tuhaf bir rastlantı ile beraber doğduğum ev. | Open Subtitles | هذا هو المنزل الذي حدثت فيه مصادفه فريده من نوعها ولدت في منتصف الليل ما بين اليوم ال تاسع والعاشر من يوليو عام 1856 |