Çoğu şey bitse de, hiç bitmeyen bir sevgi vardır. | Open Subtitles | ولكن هناك أيضا نوع من الحب لا يهتم لتلك الامور |
Aynı şekilde, küçük bir sevgi gösterisiyle bile birinin hayatını değiştirebilirsiniz. | TED | و بنفس الطريقة، تستطيع أنت تغيير حياة شخص ما بتعبير بسيط من الحب |
Böyle bir sevgi, bizim gibi farklı iki insanın evlenebilmesi için yeterli değil. | Open Subtitles | لكن هذا النوع من الحب ليس كافياً لإنجاح زواج شخصين مختلفين مثلنا |
Peder Antonelli'ye aşık olduğumu anlattım. Özel bir sevgi olduğunu. | Open Subtitles | أخبرت الكاهن أنتونيلي أنني واقع بالحب وأن ذلك الحب مميز جداً. |
İstediğim öyle bir sevgi! | Open Subtitles | هذا هو الحب الذى أريده |
Büyük bir sevgi gösteriliyor. | Open Subtitles | وهي تحصل على نفس الترحيب الكبير |
Ama sana, annene ve kardeşine karşı olan bu sevgim öyle kör, savruk bir sevgi değil. | Open Subtitles | ولكن الحب الذى أشعر به تجاهك ولأمك واختك,ليس أعمى أو ضعيف |
Oğlumla aramızda nadir bulunan olağanüstü bir sevgi ve güven vardı. | Open Subtitles | لقد كانت بينى و بين إبنى علاقة نادرة و رائعة من الحب و الثقة |
Sen benim için koca bir sevgi etsin. | Open Subtitles | أنت ليس أقل لي من كومة كبيرة من الحب اللحوم. |
Sen bir sevgi çocuğuydun dolayısıyla kardeşlerin de sevgi çocuğu sayılırlar. | Open Subtitles | لقد ولدت من الحب أخوك وأختك ولدا أيضا من الحب |
Gerçekten dokunaklı bir sevgi ifadesi olduğunu düşünmüştü. | Open Subtitles | إعتقد حقاً بأنه كان تعبيراً مؤثر من الحب |
Sizin ellerinizde o kadar büyük... ...bir sevgi ve iyilik buldum ki, anlatmaya kelimeler kifâyetsiz kalıyor. | Open Subtitles | بكثير من الحب والخير حيث لا يمكن للكلمات أن تعبر عنه |
Tüm istedikleri ufacık bir sevgi ardından hemen ürün verirler. | Open Subtitles | كل ماهم بحاجة إليه، كميّة قليلة من الحب ويقمنّ بتعويضكِ عنه |
O sevgiyi sever ve bu ailede büyük bir sevgi var. | Open Subtitles | إنه يحب الحب ، ولدينا الكثير من الحب لنقدمه في هذه العائلة |
Tanrılar'ın uğruna savaşacağı bir sevgi. | Open Subtitles | هو ذلك الحب الذي يتقاتل من أجله الآلهة والملوك |
Ben bir gün onlarda olan türden bir sevgi istiyorum. | Open Subtitles | أريد ذلك الحب اللذان يملكانه يوما ما. |
Karşılık vermemen gereken bir sevgi. | Open Subtitles | ذلك الحب ... لايمكنك السماح له بالرجوع |
Bu bir sevgi göstergesi. | Open Subtitles | هذا هو الحب الحقيقي |
Bu nasıl bir sevgi? | Open Subtitles | "هذا هو الحب" |
Bu nasıl bir sevgi? | Open Subtitles | "هذا هو الحب" |
Büyük bir sevgi gösteriliyor. | Open Subtitles | وهي تحصل على نفس الترحيب الكبير |
Ama John'a... sana verdiğim türden bir sevgi veremedim işte. | Open Subtitles | لم أمنح جون الحب الذى منحتك إياه أبدا |