Perşembe gecesi şehirde büyük bir suikast düzenleneceği yolunda aldığımız bir ihbarı araştırıyordu. | Open Subtitles | نعم .. كان يلمح إلى أن عملية إغتيال كبيره جارى الإعداد لها هنا فى المدينه مساء يوم الخميس |
Bu gece bir suikast düzenlenecek ama sıfıra sıfır, elde var sıfır. | Open Subtitles | عملية إغتيال مخطط أن تتم الليله و نحن نواصل التنقيب فى لا شئ عن لا شئ |
Ama bunu duymak istersin. Büyük bir suikast gerçekleşecek. | Open Subtitles | حسناً، سترغب بالاستماع إلى هذا ثمة مؤامرةً كبيرة ستحدث |
Enfeksiyonunun bir suikast girişimi olduğuna inanıyoruz ve ikinci bir girişimi engellemenin en iyi yolunun bu olduğunu düşündük. | Open Subtitles | لدينا ما يدفعنا للاعتقاد ان اصابتها بالعدوى كانت محاولة اغتيال وفكرنا ان هذه افضل وسيلة لمنع اي هجوم ثاني |
Böyle bir suikast girişiminin içinde bir ajanın olduğu fikri aklıma yatmadı. | Open Subtitles | انه احتمال بعيد،ان يكون هناك عملاء متورطين فى محاولة اغتيال |
İnsanların olayı adice yapılan bir suikast olarak değilde adaletin kılıcının bir darbesi olarak görürse, sorun olmaz di mi? | Open Subtitles | في النهاية, لا بأس أن يرى الناس الأمر وكأنه ضربة من مطرقة العدالة وليس عملية اغتيال حقيرة, أوليس كذلك؟ |
Her gün benim hakkımda yeni bir suikast komplosu ortaya atılıyor bu da bizleri anarşi ve teröre itiyor. | Open Subtitles | كل يوم جديد هناك محاولة لإغتيالي وتقربنا من الفوضى والرعب |
Ulusal Güvenlik, bunun artık bir suikast planı olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | الأمن القومي الآن يفكر أنها عملية إغتيال |
- 42. Cadde çıkışını kullanın. - Neredeyse bir suikast olacaktı. | Open Subtitles | يوجد هنا عملية إغتيال |
Hyun Joon, Japon İstihbaratı ile yaptığı anlaşma gereği bir suikast yaptı ve ardından kaçtı. | Open Subtitles | هيون جون) ينفذ عملية إغتيال) بالإتفاق الذي عقده مع الإستخبارات اليابانية ثم يهرب بأمان |
bir suikast girişiminden kurtulduğunu iddia ediyor. | Open Subtitles | إنه مستمر بالادعاء بأنه نجى من محاولة اغتيال.. |
- Bizimle irtibata geçti, politik hedeflere karşı yapılacak bir suikast planıyla ilgili bilgisi olduğunu söyledi.. | Open Subtitles | اتصل بنا وقال إن لديه معلومات عن محاولة اغتيال ستحدث قريباً ضد بعض الأهداف السياسية في هذه المدينة |
Sanırım burası bir suikast için fazla küçük, ne dersiniz? | Open Subtitles | اعتقد أن هذه القطعة صغيرة قليلاً على القيام محاولة اغتيال الا تعتقد ذلك؟ |
Bu tesadüf değil Kate. Bu bir suikast. | Open Subtitles | هذا لم يكن فعلاً عشوائياً . يا(كايت) بل عملية اغتيال |
Sahte bir suikast girişimi düzenledi. | Open Subtitles | لقد زيف عملية اغتيال |
Güvenilir bir kaynaktan aldığım bilgiye göre iki akli dengesi yerinde olmayan kişi, muhtemelen bir tarikat üyesi bana karşı bir suikast planlıyormuş. | Open Subtitles | لدينا معلومات من مصادر داخلية أن شخصان مختلان عقليًا ومن المحتمل أنها عضوان بطائفة ما لديهم خطط لإغتيالي |