Bu bir tuzak ise yanı sıra, sizi geri küre yardım etmemi gerekebilir. | Open Subtitles | بالإضافة ، أنه لو كان هذا فخ ، فستحتاجون إلي لأساعدكم في الإنتقال |
Basit bir tuzak olacağını sanmıyorum, en azından onu gözaltında tuttuğumuz sürece. | Open Subtitles | لا أعقد أنه سيكون هناك فخ بهذه البساطه ,ليس وهو محتجز لدينا |
- Bu bir tuzak olmalı. - Beni yalnız bırakın. | Open Subtitles | انه فخ لك, انت تعلم ذلك لن ادعها تموت بمفردها |
Şu adam kesinlikle garip, bütün olay bir tuzak gibi kokuyor. | Open Subtitles | إن السوجيتو غريب أطوار ، وكل هذا يَبْدو لي فخّ. |
Ya bu bir tuzak ya da görmemizi istediği bir şey var. | Open Subtitles | حسنا,إذن هذه مكيدة من نوع ما أو أنه يريدنا ان نرى شيئا |
Kendi zayıflığını tasvir etmeden bir tuzak hazırlamak mümkün değildir. | Open Subtitles | يستحيل أن تصمم فخاً دون أن تعكس شيئاً من ضعفك |
Hayır. Canımızı sıkmak için yapıyor. Geri dönmen için bir tuzak. | Open Subtitles | لا، إنه يفعل ذلك ليضايقنا إنها خدعة لتعودي |
onu içeri alıp, öyle bakalım Kralım bu bir tuzak olabilir. | Open Subtitles | يجب أن نضعه في المدينة ونتولى أمره قد يكون فخ مولاي |
Henry bir tuzak kurdu diye endişeleniyordum... - ...ama bu riski almak zorundaydım. | Open Subtitles | كُنتُ قلقة من أن هنري يعُدُ فخ ، لكن كان عليّ أن أجازف. |
Babanın kurduğu bir tuzak sayesinde. Burada işim biter bitmez, cevabını verecek. | Open Subtitles | فخ صنعه لنا والدكِ، وسيتم محاسبته بمجرد أن أنتهي من اجتماعنا هنا. |
Size "çılgın aşk"ı anlatmak için buradayım, aşk olarak gizlenen psikolojik bir tuzak, her yıl milyonlarca kadının ve hatta birkaç erkeğin düştüğü bir tuzak. | TED | أنا هنا لأحكي لكم قصة حب مجنون. فخ نفسي متمثل بصورة الحب، ملايين النساء وبعض الرجال يقعون فيه كل سنة. |
Bunun bir tuzak olduğunu varsayalım. | Open Subtitles | دعونا نفترض انه فخ ..سيتوقعوننا في المدينه الفضيه |
Peki kim beni bunun bir tuzak olmadığına ikna edebilir? | Open Subtitles | لكن من يستطيع أن يظمن لي أنه ليس هناك فخ ؟ |
Sana bunun bir tuzak olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك بأن هذا سيكون فخ لقد قلت لك ذلك |
- Merak etme, seni kurtaracağım. - Bu bir tuzak. Dikkat et! | Open Subtitles | ــ إبتعد, إبتعد إنه فخ إنتبه ــ لا تقلق, سوف أحررك |
Tuzak oluşturacağız, hava geçirmez bir tuzak... bir sürü ölü adamla dolacak. | Open Subtitles | ..نقوم بعمل فخ, قفص محكم يمتلىء بالعديد والعديد من الموتى |
Bunu Yedi Cüce'ler yaptı. Bu bir tuzak! | Open Subtitles | لقد كنت على حق انهم الأقزام السبعة , انه فخ |
Phoebe, bu iblisler için bir tuzak bunu hesaba katmalısın. | Open Subtitles | فيبي، إنه فخّ للشياطين، و احسبي الأمر في ذهنكِ |
O kupanın bir tuzak olduğunu bilmeliydim. | Open Subtitles | كان ينبغي علي أن أعلم أن ذلك الكأس كان مجرد فخّ |
Bunun bir tuzak olduğunu bana o söyledi. Belki bunu polise de anlatır. | Open Subtitles | ما دامت أخبرتني بأن هذه مكيدة فربما تخبر الشرطة بذلك أيضاً. |
Kervanı alacağız, ama önce bir tuzak olmadığından emin olmalıyız. | Open Subtitles | سننهب القافلة ولكن أولا سأتأكد إنها ليست فخاً ذهبية |
Bu da soran gibi, biliyorum bir tuzak soru, | Open Subtitles | هل هذا سؤال خدعة أنا أعرف، انها مثل متسائلا |
Eminim ki bunun bir tuzak olabilme ihtimalini de gözden geçirmişsindir. | Open Subtitles | أوقن أنّه جال في بالك احتمال أنّ البلاغ كان محض كمين. |
Ben her zaman her şeyin bir tuzak olduğunu düşünürüm, | Open Subtitles | دائما ما أعتقد أن كل شئ يمكن أن يكون فخا |
Pekala, bu kasabadan çıkalım, şu insanlar etrafda olmadan düzgün bir tuzak kuralım. | Open Subtitles | لنرحل من هذه البلدة ونعد فخًا ملائمًا، بعيدًا عن هؤلاء الناس |
Bekle. Anlamanın bir yolu var. bir tuzak kuracağız. | Open Subtitles | مهلاً، ثمة طريقة لإكتشاف الحقيقة، ننصب فخّاً |
Bak, bu bir tuzak olabilir. İçeride ne olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | انظر، قد يكون هذا كميناً لا ندري ما يوجد هناك |
Bunun bir tuzak olduğunu biliyorum. Ama uyuşturucu, gece kulübü falan... | Open Subtitles | أعلم أن هذا شرك ونحوه، لكنّ ثمّة شيء حيال المخدّرات والملهى |
Bekle Vivian, bekle! Bu bir tuzak değil. | Open Subtitles | إنتظرى يا "فيفيان" إنتظرى هذه ليست مكيده |
Sen de benim gibi bu limanın bir tuzak olabileceğini biliyorsun. | Open Subtitles | حسناً، أتعرف , بالإضافة إلى هذا سأعمل . من هذا الميناء مصيدة فئران |
Burada çalışması umrumda değil. bir tuzak olabilir. | Open Subtitles | لايهمنى إن كان يعمل هنا، قد يكون جاسوساً |
Düşman tarafından hazırlanmış bir tuzak mıydı? | Open Subtitles | هل هذا فخٌ مُرتّبٌ من قِبلِ العدو؟ |