Lockhart-Gardner'i istemiyor çünkü siz bir uyuşturucu satıcısını temsil ediyorsunuz. | Open Subtitles | إنها لا تريد شركة لوكهارت وغاردنر لأنكم تمثلون تاجر مخدرات |
On yıl önce bir gece timi tanınan bir uyuşturucu satıcısını arıyordu. | Open Subtitles | في ليلة ما قبل 10 سنوات قام فريقها بتفتيش منزل من اجل تاجر مخدرات معروف |
İşimiz her bir uyuşturucu satıcısını takip etmek. | Open Subtitles | و عملنا هو مطاردة كل تاجر مخدرات |
Bir topçu çavuşu, ailesini öldüren Meksikalı bir uyuşturucu satıcısını öldürmüştü. | Open Subtitles | رقيب مدفعي شاب أردى مروج مخدرات مكسيكي قتل عائلته |
Bir keresinde, Hartford'da bir uyuşturucu satıcısını avlamıştım. | Open Subtitles | أطلقت النار على تاجر مخدرات في "هارتفورد" ذات مرة. |
İşini pedikür maskesi altında yapan bir uyuşturucu satıcısını takip ediyordum. | Open Subtitles | كنتُ أحاول التقرب من تاجر مخدرات كان مركزه في صالون تجميل وأصابتني الفطريات! |
- Doğrusu, ...Lemond Bishop adında bir uyuşturucu satıcısını temsil ediyor. | Open Subtitles | إنها تمثل تاجر مخدرات اسمه لاموند بيشوب |
bir uyuşturucu satıcısını suçlamışlardı. | Open Subtitles | وأنحي باللائمة بعض تاجر مخدرات. |
Sadece arkadaşın Roy, bir uyuşturucu satıcısını haklayabilsin diye. | Open Subtitles | تماماً حتى يستطيع صديقك (روي) أن ينال من تاجر مخدرات |
Azari, Randall Carlson adında bir uyuşturucu satıcısını öldürmekle suçlanıyor. | Open Subtitles | (أزاري) مُتهم بقتل تاجر مخدرات يدعى (راندل كارلسون). |
Dorfman bir uyuşturucu satıcısını müdafaa ediyordu ve iddia makamı için ifade verecek bir tanık vardı, Kelli Gerber Smith. | Open Subtitles | بتهمة القتل ؟ حسناً ، ـ (دورفمان) ـ كان يقوم بالدفاع عن تاجر مخدرات وكانت هناك تلك الشاهدة |
Leron Holmes adında bir uyuşturucu satıcısını öldürdüğüne inanıyoruz. | Open Subtitles | نظن أنه قتل تاجر مخدرات يدعى (ليرون هولمز) |
Paolo Bordan adında bir uyuşturucu satıcısını yakalamışlar. | Open Subtitles | أوقفوا تاجر مخدرات إسمه "بارلو جوردان" |
Gizli bir CIA harekatına bir uyuşturucu satıcısını dahil eden sivri zekanın ta kendisi. | Open Subtitles | هو العبقري الذي ورط تاجر مخدرات في مهمة ميدانية سرية للـ (سي آي إي)... |
Bunu sürdürüyorsun, ama başka bir uyuşturucu satıcısını işinden edeceksin. | Open Subtitles | احتفظ بهذا سوف نخرج مروج مخدرات آخر من العمل |
Orta düzey bir uyuşturucu satıcısını bir katile dönüştürdü. | Open Subtitles | لقد حوًل مروج مخدرات من الدرجة الثانية إلى قاتل. |
Son birkaç gündür bilinen bir katili vurdum ve uyuşturucu operasyonunda bir uyuşturucu satıcısını hakladım. | Open Subtitles | الأسابيع المنصرمة ،أرديت قاتل أوقفت مروج مخدرات (في (هوتشوت |