İnsanoğlu sadece Dünya'nın etrafındaki bir yörüngeye kadar birkaç yüz kilometre uçmuştu. | Open Subtitles | حلـّق الرجال فقط بضعة أميال لأعلى في مدار حول الأرض |
Örneğin,normalde bir elektron atom çevresinde bir yörüngeye kitlenmiştir. | Open Subtitles | وللتوضيح ، فإن الإلكترون محبوس . داخل الذرة في مدار حولها |
Bu şeyi bir yörüngeye koyabilirsin. Yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | يمكنك وضع هذا الشئ في مدار ليس لأنك لابدّ أن تفعل ذلك |
Görünüşe göre gemi ayla senkronize bir yörüngeye yerleşmiş. | Open Subtitles | يبدو أنّ السفينة أدخلت نفسها في مدار قمري متزامن. |
Demek uyduyu yüksek bir yörüngeye oturttun. | Open Subtitles | إذن أنت جعلت القمر الصناعي في مدار أكبر |
Endurance'ı, Miller'ın gezegeninin yörüngesine sokmak yerine ki bu yakıt tasarrufu sağlar ama çok fazla zaman kaybederiz Gargantua'nın etrafında daha geniş bir yörüngeye girsek Miller'ın gezegeniyle paralel bir yörüngeye zaman kaymasının dışında, şurada. | Open Subtitles | عوض إدخال سفينة "إنديورانس" في مدار حول كوكب (ميلر)... وهو ما سيحفظ الوقود لكنّنا سنخسر وقتاً طويلاً... ماذا لو اتّخذنا مداراً أوسع حول "غارغانتوا" بالتوازي مع كوكب (ميلر)... |