Ben New York'ta yaşıyorum, ailemin çoğu Avustralya'da, Bir yaşında da bir oğlum var. | TED | أنا أعيش في نيويورك، العديد من أفراد عائلتي يعيشون في أستراليا، وعندي طفل عمره سنة واحدة. |
Yavru yaklaşık Bir yaşında ve hâlâ annesine bağımlı. | Open Subtitles | الشبل عمره سنة ، و مازال يعتمد علي أمه. |
Benim için sorun yok, daha Bir yaşında. | Open Subtitles | انا على ما يرام , عمره سنة واحدة |
Bahar tatilimi Bir yaşında bir bebekle geçiriyorum. | Open Subtitles | نعم يجب أن أقضى أجازة الربيع مع طفله عمرها سنه |
Evde Bir yaşında bebeğim var ve uyuyamıyorum. | Open Subtitles | لدي طفله عمرها سنه في المنزل ولا أستطيع النوم بالفتره الآخيره |
Evet, evet. Neredeyse Bir yaşında. | Open Subtitles | إن عمرها تقريبًا سنه |
Stewie, kız Bir yaşında. | Open Subtitles | ستيوي)، إن عمرها عاما واحدا فقط) |
Bir yaşında da bir çocuğu var. | Open Subtitles | لديه طفل عمره سنة واحدة ظهر مؤخراً |
Her gün mü? Seninki Bir yaşında mıydı? | Open Subtitles | ، لديك طفل عمره سنة أليس كذلك ؟ |
Bir yaşında bebeği vardı. | Open Subtitles | وكان لديها طفل عمره سنة |
Bir yaşında, baygın bulunmuş. | Open Subtitles | عمره سنة وَجدَ غير واعي. |
Ve bir de Simon var. Bir yaşında bir bebek. | Open Subtitles | ولديه (سايمون) عمره سنة واحده |
Bir yaşında. | Open Subtitles | عمره سنة واحدة |
Bir yaşında. | Open Subtitles | عمره سنة واحدة |
Bir yaşında. | Open Subtitles | عمره سنة واحدة |