"Tamam kızlar, bir noktada ekibe erkek bir yapımcı almanız gerekecek, biliyorsunuz değil mi? | TED | أنتم تعلمون أنه في نقطة ما سيتوجب عليكم تعيين منتج ذكر، صحيح؟ |
Teşekkürler. Seni ön gösterime götürmeyi umuyordum. Büyük bir yapımcı... | Open Subtitles | شكرًا لكِ، كنت آمل أن أصطحبكِ لمشاهدة الفيلم، لقد تلقيت دعوة من منتج كبير. |
İlk yapacağım iş yeni bir yapımcı bulmak. | Open Subtitles | أول شئ سأفعله هو أن أحاول أن أجد منتج آخر |
İtalya'da, Nazi toplama kampları hakkında bir film yapan bir yapımcı var. | Open Subtitles | هناك منتج يحضر فيلما عن معسكرات الاعتقال النازية |
E benim de bir kaç şarkımla ciddi ciddi ilgilenen bir yapımcı var. | Open Subtitles | و أنا لدي منتج ما يزال مهتم حقاً ببعض أغنياتي |
bir yapımcı, bir yönetmen, ... bir müzik yönetmeni ve öğrencilerimden biri. | Open Subtitles | منتج أفلام، مخرج، مدير موسيقى، وأحد طلابي. |
Chatswin'in ünlü televizyonu kendisine bir yapımcı arıyor. | Open Subtitles | ثانوية تشاتسون شبكة التلفزيون انتقادات حرجة تبحث عن منتج مؤهل |
Bu KBC'den bir yapımcı Jeongyeon'u bir hikaye yapmak istiyor. | Open Subtitles | KBC هيونغ, هذا منتج من يريد كتابة قصة حول زوجتكَ. |
Biliyor musun ne zaman bir yapımcı ya da bir ajans bana yeteri kadar, | Open Subtitles | أتعلمي , بأن كل مايخبرني منتج أو عميل بذلك |
Çünkü Arnold Kreplich harika bir yapımcı. - Bay Broadway. | Open Subtitles | إنه رخيص,ذلك لأن "أرنولد كربليش" منتج رائع. |
Bok Çuvalı bir yapımcı hakkında, stüdyo yöneticisi... onu tehdit ettiğini sandığı bir yazarı öldürür. | Open Subtitles | عن منتج لعين، مدير إستوديو... يقتل كاتباً كان يعتقد أنه يلاحقه |
O dışarıdan bir yapımcı ona ihtiyacım yok. | Open Subtitles | أنها منتج إضافي أنا لا أحتاج لذلك. |
İntihara meyilli bir aktrist ve psikopat bir yapımcı ile, asgari ücret karşılığı çalışmakta bir sakınca görmeyecek olan yönetmenlerin listesini yaptım. | Open Subtitles | لقد عملـت قائمة مخرجيـن الذين لـن يمانعون بـ ان يعملوا مع ممثله حاولت الأنتحـار و منتج مضطرب ذهنيـا لـ الحد الأدنى من الأجر |
Benden önce sahneye çıkan çocuklar seyirciler arasında bir yapımcı olduğunu söylediler ve onunla Wally's de buluşacaklarmış ben de onların yanına gideyim. | Open Subtitles | الرّجل الذي سبقني للمسرح قال أن بين المتفرجين منتج وأنهم سيقابلونه في "والي"، |
Biliyorsunuz, mezun olduğumda bir yapımcı bana albüm yapmak istediğini söyledi ve bu, bu odaya ilk girdiğim günden beri hayalimdi. | Open Subtitles | أتعلمون، عندما تخرجت، أتى منتج وأخبرني أنه يريد صنع أسطوانة للموسيقى الخاصة بي، الأمر الذي ... يا إلهي، |
Birkaç yıl önce Haber Gecesi yeni bir yapımcı işe aldı ve programın... | Open Subtitles | منذ سنتين , برنامج الاخبار المسائي , حصل على منتج جديد و البرنامج ... |
Salvador'un babası bize bir yapımcı ayarladı. | Open Subtitles | والد سلفادور حصل لنا منتج. |
Vicdanı olan bir yapımcı. | Open Subtitles | منتج مع الضمير. |
Not al: Vicdanı olan bir yapımcı. | Open Subtitles | تعلم منه فهو منتج جيد |
Lance Preston adında genç bir yapımcı tarafında çekilmişti. | Open Subtitles | وكان من إعداد منتج صغير يدعى (لانس بريستون) |