ويكيبيديا

    "birbirlerini" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • بعضهم البعض
        
    • لبعضهم البعض
        
    • بعضهم الآخر
        
    • أنفسهم
        
    • ببعضهم البعض
        
    • بعضهم بعضا
        
    • بعضهم بعضًا
        
    • بعضها البعض
        
    • بعضيهما
        
    • منهما الآخر
        
    • بعضهما من
        
    • بعضهن
        
    • ببعضها
        
    • أحدهما الآخر
        
    • يحبان بعضهما
        
    Hapisteyken, çevresel konular hakkında yazmaya devam etti, aktivistlerin kendi hatalarını yansıtması gerektiğini ve birbirlerini dinlemeleri gerektiğini söyledi. TED أثناء فترة سجنه، واصل الكتابة حول القضايا البيئية، مصرحا أنه على الناشطين النظر في أخطائهم والاستماع إلى بعضهم البعض.
    McDonald'sa gittiler orada oturdular, uzun zamandır ilk kez birbirleriyle konuştular, birbirlerini dinlediler. TED ذهبوا إلى ماكدونالدز وجلسوا وتحدوثوا وسمعوا بعضهم البعض للمرة الأولى منذ فترة طويلة.
    Bu millet bütün gece birbirlerini sevmekten başka birşey yapmayacak. Open Subtitles جميعهم لن يفعلوا شيئاً عدا التودد لبعضهم البعض طوال اليل
    Birbirini önemseyen ve birbirlerini seven iki insan neden bunu pek belli edemez? Open Subtitles لماذا لا يستطيع شخصين مهتمّين ببعضهم البعض ويحبّ بعضهم الآخر كثيرًا جدًا أن يعبرا عن هذا؟
    Ama biliyoruz ki insanlar binlerce yıldır birbirlerini yiyorlar, yenilmek için gönüllü oluyorlar ve başkalarını insan yemekle suçluyorlar. TED ولكننا نعرف أن البشر كانوا يأكلون بعضهم البعض، ويقدمون أنفسهم للالتهام، كما يتهمون الآخرين بتناول البشر منذ آلاف السنين.
    Çömelip birbirlerini temizleme eğilimindedirler. Open Subtitles هذا بالاضافة لميلهم إلى جلوس القرفصاء و العناية ببعضهم البعض ألا ترى؟
    Kuzey Amerikada atesboceklerini gozlemlerseniz, Kuzey Amerikanin bircok seyi gibi, onlar bagimsiz olmaya meyilli operatorler. birbirlerini gozardi ediyorlar. TED إذا رآيتم يراعات في شمال أمريكا، مثل العديد من الأشياء في شمال أمريكا، إنهم يميلون إلى الإستقلال. فيتجاهل بعضهم بعضا.
    İnsanlar ofise döndüklerinde birbirlerini daha iyi şekilde anlayabilir ve tanıyabilir. TED عندما يعودون للمكتب، يقابلون بعضهم البعض وهم يعرفون بعضهم بشكل أعمق.
    1990'larda, birbirini devirmek için suikastlar yapıyor ve birbirlerini yok ediyorlardı. Open Subtitles التسعينيات حيث أولئك المجموعات التي تتآمر لإسقاط و تحطيم بعضهم البعض
    Yerkabuğunun derinliklerinde Asya ve Hint kıta plakaları birbirlerini sıkıştırmaktadır. Open Subtitles تحت السطح اللوحات القارية لآسيا والهند تتحطّم إلى بعضهم البعض.
    Bu çocuklar birbirlerini vururmuş gibi yaptıkları bir oyun oynuyorlardı. Open Subtitles هؤلاءِ الأطفال لعبوا لعبة التظاهر بإطلاق النار على بعضهم البعض.
    Anne babaların birbirlerini kötüledikleri toplantılardan haritalar ve dakikalar vardı. TED كانت هناك خرائط و محاضر من اجتماعات .. حيث كان الآباء يوجهون الإهانات لبعضهم البعض.
    Erkekler ve kadınlar daima birbirlerini kullanır ve suistimal ederler. Open Subtitles يسيء ويستغل الرجال والنساء بعضهم الآخر دائماً.
    Bu yaşlı deniz kurtları birbirlerini işletmek için masallar uydurup sonra da onlara inanıyorlar. Open Subtitles كلاب البحر الكبيرة تغزل خيوطاً لتمرح مع بعضها و ينتهى الأمر, و يصدقون أنفسهم
    Onlardan beslenmeden önce avlarının birbirlerini öldürmesi mantıklı değil. Open Subtitles ذلك لا يبدو منطقياً بأن يسمح لفريستيه بقتل بعضهم بعضا قبل أن يتغذّى عليهم
    Evet, şimdi de birbirlerini parçalamamaları için onları tutabilsem çok iyi olacak. Open Subtitles أجل، وهذا إن أمكنني منعهم من تمزيق بعضهم بعضًا إربًا
    Gözdağının ve otoriter bir yönetimin olmadığı birbirlerini baskı yapmadan destekleyen bir aile. Open Subtitles تلك التي تعمل دون تخويف وسيطره واستبداديه اسره تدعم بعضها البعض دون إكراه
    Dünyayı kurtarmak yerine birbirlerini kurtarmaya bakacaklar. Open Subtitles بل إنهما يفضلان إنقاذ بعضيهما على إنقاذ العالم
    Her zaman koordinasyon içinde olup birbirlerini kontrol etmişler. TED وقد وجد النوعان دائمًا جنبًا إلى جنب، يبقي كل منهما الآخر تحت السيطرة.
    Farkındasın ki iki avcı aynı avın peşinden peşinden koşarsa bu iş birbirlerini vurmalarıyla neticelenir, böyle olsun istemeyiz. Open Subtitles كما تعلم عندما يقصد صيادان الفريسة نفسها ينتهيان باطلاق النار على بعضهما من الخلف و نحن لا نريد ذلك
    Ya birbirlerini buldular ya da bilerek yan yana koyuldular. Open Subtitles لا بد من إنهن عثرن على بعضهن أوجُمعنمعاً.. لغرض معين
    Bu parazit, zeki ve barışçıl bir türün, birbirlerini parçalamasını sağladı. Open Subtitles هذا الطفيل تسبًب بقيام الانواع اللطيفة والذكية بالفتك ببعضها البعض
    Madde ve karşıt madde parçacıkları yüksek enerjiyle çift halinde üretilirler ve karşı karşıya gelince birbirlerini imha ederler. TED تنتج المادة والمادة المضادة على هيئة أزواج في التصادمات ذات الطاقة العالية، ويفني أحدهما الآخر عند التقائهما.
    İkimiz de kazanamadık. birbirlerini eşit ölçüde seviyorlar. Open Subtitles لم يربح أحد منا يحبان بعضهما الآخر على حد سواء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد