Birimler hakkındaki önemli nokta şu, yeni bir birim yaptığımızda, ona eski birime yaklaştığımız gibi yaklaşabiliyoruz. | TED | يمكننا معاملتها مثلما فعلنا مع الوحدة القديمة. |
birime zarar verecek bir şey yapıyor musun? | Open Subtitles | هل تقوم بشيء من شأنه تعريض الوحدة للخطر؟ |
Evet, senin için o birime gidip bakmaktan mutlu olurum. | Open Subtitles | حسناً , سأكون سعيداً بالنزول لألقي نظرة على هذه الوحدة من أجلك |
NATO, çok hızlı bir şekilde harekete geçebilecek taşınabilir bir birime sahip. | TED | لدى حلف شمال الاطلسي وحدة متنقلة يمكن نشرها بسرعة كبيرة. |
Sonra diğer görevliler karma halde başka bir birime katıldılar. | Open Subtitles | ثمّ حضر بعض الضباط ورقعوا معا وحدة مختلطه |
Wangler'ı genel birime götürüyorlar. | Open Subtitles | إنهُم يَأخذونَ وانغلَر إلى السِجن العام الآن |
Birinci Birimden Yedinci birime. Durum raporu ver. | Open Subtitles | الوحده 1 الى الوحده 7 أعطنى تقريرا بالموقف |
Burada ultrasonik güç çeviricini yerleştiriyorsun, ...verici cihazından tam işlem frekansını dağıtacak şekilde bu frekansı geri birime yansıtıyor. | Open Subtitles | أنت ستضع محول للموجات فوق الصوتية هنا يبث موجاته بنفس تردد جهاز الأرسال ليعود هذا التردد الى الوحدة |
Şimdi polis karakoluna gidecek ve gözetim memurunu öldürdüğünü itiraf edeceksin. Seni yine birime kapatacaklar. Yeniden birlikte olacağız. | Open Subtitles | وتعترف بقتلك للمراقب، سوف يحجزوك في الوحدة وسنكون معاً من جديد |
Onu bulduk. Evine giden birime dönmelerini söyleyin. | Open Subtitles | وجدناه، أعلم الوحدة التي توجهت نحو بيته أن تعود |
Bu birime Curtis de dâhil, sahi hatırladın mı onu, her şeyi verdim. | Open Subtitles | لقد أعطيت هذه الوحدة كل شيء بما فيه كورتيس |
İnisiyatifimi kullanıp önemli şahısları birime aldırtıyorum. | Open Subtitles | أننا حللنا تلك القضية سمحت لنفسي بأن أجعل الوحدة تقبض على المشتبه به |
Bu birime dönmene izin verdiğim zaman psikoloji raporunu okumamıştım. | Open Subtitles | عندما سمحت لك بالعودة الى هذه الوحدة أنا لم أقراء تقريرك النفسي |
Şimdi, arka nakliyede eskort için en azından bir birime... | Open Subtitles | سأحتاج على الاقل وحدة مرافقة خلف عربة النقل |
Ve hala sizi kabul edecek herhangi bir birime gidebilirsiniz. | Open Subtitles | وأنت تستطيع العودة إلى أي وحدة مازالت تقبل وجودك |
Seni bu birime getirdim çünkü bu işi ne kadar çok istediğini biliyordum. | Open Subtitles | انا وضعتك فى وحدة تحليل السلوك انا علمت كم اردتى هذا بشدة |
Şu anda, Sovyet yapımı lazer mikrodalga ışın dağıtıcı birime bakıyorsun. | Open Subtitles | أنتم تنظرون إلى صُنع سوفيتي وحدة تفريق شعاع ليزر ميكروويف. |
Eğer ki Section 20 gibi kendilerini işine adamış olan askerlerin bulunduğu bir birimi ... kapatmaya kalkışanlara karşı, bu birime sağlam raporu verirseniz. | Open Subtitles | القسم 20 وثيقة استمرار لان أي شخص يفكر بجدية في إغلاق وحدة من الجنود يظهرون هذا التفاني والإلتزام .. فهو مجنون لعيـ |
Simon, seni genel birime geri yollamaya karar verdim. | Open Subtitles | سايمون، لقد قَررتُ إعادتكَ إلى السِجن العام |
Birinci Birimden Yedinci birime. Durum raporu ver. | Open Subtitles | الوحده 1 الى الوحده 7 أعطنى تقريرا بالموقف |
Ama bu birime seçildikten sonra. | Open Subtitles | و الأدب الحالي و لكن ذلك بعد الانضمام للوحدة |
Fakat sanırım bir yıl kadar önce onu yeni birime bağlamışlardı. | Open Subtitles | ولكن قبل سنة تقريباً ألحقوه بوحدة جديدة. |
Em City'den başka bir birime transfer olmanı istiyorum. | Open Subtitles | أُريدُكِ أن تنتقلي من مدينة الزُمُرُد إلى وَحدةٍ أُخرى |
Ve bu birime polisler arasında, seks suçları birimi deniyor? | Open Subtitles | وهذه الوحدةِ مُشَارة إلى في الشرطةِ كوحدة جرائمِ الجنسَ؟ |