Dua et ki arkadaşız, ve Birlikte çok şey atlattık, | Open Subtitles | لأننا اصدقاء وخضنـا الكثير , معاً |
Bana "Bayan Swan" deme sakın. Birlikte çok şey yaşadık. | Open Subtitles | لا تناديني بتكلّف فقد خضنا الكثير معاً |
- Bana zarar vermez. Birlikte çok şey yaşadık. | Open Subtitles | لن تفعل شيئاً بي لقد خضنا الكثير معاً |
Benim için çok şey yaptı, Birlikte çok şey atlattık. | Open Subtitles | لقد عمل الكثير لأجلي ولقد مررنا بالكثير معا |
Birlikte çok şey yaşadık. | Open Subtitles | مررنا بالكثير سوية لا تستطيع أن تمحو كُل هذا... |
"Birlikte çok şey yaşadık" demem gereken yere geldik sanırım. | Open Subtitles | اذاً , ألأن نأتي الى الجزء عندما تقول رجاءاً لقد مررنا بالكثير معاً |
Birlikte çok şey atlattık. | Open Subtitles | ولقد خضنا الكثير معًا |
Anna, Birlikte çok şey yaşadık ama eğer Sam Winchester'ın yanına yaklaşırsan seni öldürürüm. | Open Subtitles | {\pos(195,225)} يا (آنا) , لقد خضنا الكثير معاً (لكن إن اقتربتِ من (سام وينشيستر فسوف أقتلكِ |
Birlikte çok şey başardık Walter. En büyük başarımız Olivia olabilir. | Open Subtitles | حقّقنا الكثير معاً يا (والتر)، قد تكون أعظم إنجازاتنا. |
Birlikte çok şey atlattık. | Open Subtitles | لقد فعلنا الكثير معاً |
Birlikte çok şey yaşadık. | Open Subtitles | -فقد قاسينا الكثير معاً |
Birlikte çok şey atlattık, Bo. | Open Subtitles | مررنا بالكثير معا |
Birlikte çok şey yaptık, ve... | Open Subtitles | ... تعلمون ، لقد مررنا بالكثير معا |
Karl, Birlikte çok şey yaşadık. Julie'den dolayı her zaman bir bağımız olacak. | Open Subtitles | (كارل) مررنا بالكثير سوية وكنا متصلين دائما عن طريق (جولي) |
Birlikte çok şey yaşadık. | Open Subtitles | اعني, لقد مررنا بالكثير سوية |
Birlikte çok şey yaşamıştık, kardeş gibiydik. | Open Subtitles | لقد مررنا بالكثير معاً ، نحن كأخوة |
Annenle Birlikte çok şey yaşadık. | Open Subtitles | لقد مررنا بالكثير معاً أنا وأمكِ |