Bir blok ötede park ettiği arabasında keşif fotoğrafları ve notlar bulduk. | Open Subtitles | وجدنا صور مراقبة و ملاحظات مكتوبة في سيارته، متوقفة على بعد شارع. |
New York gibi bir yerde polis merkezinden yarım blok ötede öldürmüşler kadını. | Open Subtitles | مقتل امرأة في شوارع نيويورك، على بعد نصف مربع سكني من مركز للشرطة. |
Federal Plaza'dan sadece birkaç blok ötede bulunan siyah bir jip. | Open Subtitles | عربة رياضية سوداء مركونة على بعد شارعين من 26 المبنى الفيدرالي |
Müzeden 4 blok ötede bir çöp kutusunda tek kullanımlık bir telefon bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا هاتف مُتخلص منه بصندوق القمامة على بعد 4 بنايات من المتحف. |
Yeni komşuyum ve birkaç blok ötede, sizinle aynı ev numarasına sahibim. | Open Subtitles | وأنا في الحقيقة أمتلك نفس رقم المنزل لمنزلي الذي يبعد بضعة بلوكات |
Ve ısınma egzersizindeki stadyumda -- adayların ısındığı pistte, Olimpik stadyumdan birkaç blok ötede | TED | وكنت اقوم بالاحماءات في الاستاد .. تلك الاحماءات التدريبية وكنت على بعد بضعة مربعات سكنية من الاستاد |
Buradan iki blok ötede yaşıyorum. Benimkini kullanmak ister misin ? | Open Subtitles | أنا أعيش على بعد مبنيين من هنا أتريد استخدام كمبيوتري ؟ |
Hadi ama. Sadece dört blok ötede. Dümdüz oraya gideceğim. | Open Subtitles | هيا، إنها علي بعد أربع مبان فقط، سوف أمشي لهناك مباشرة |
Bunu çocuğun evinden iki blok ötede bir rehine dükkanında buldum. | Open Subtitles | إشتريته من دكان للرهن على بعد بنايتين منبيتالولد. |
İyi fikir. Merkezden bir blok ötede. | Open Subtitles | هذه فكرة سديدة وهو على بعد مبنى من المركز |
- Buldum, 5 blok ötede sanat bağış toplantısı var. | Open Subtitles | عرفتُ المكان، حفل فني على بعُد 5 مباني من هُنا |
Buradan sadece bir blok ötede. | Open Subtitles | في البناء 33 الشارع الخامس على بعد شارع واحد من هنا |
Bankın yanında, otelin doğu tarafında bir blok ötede. Ambulans çağır. | Open Subtitles | انها على مقعد,انها على بعد شارع من الفندق إتصل بالمسعفين |
Birkaç blok ötede bir sokakta, kaldırımda yüzüstü yatarken bulmuşlar. | Open Subtitles | وجدوه بزقاق على بعد شوارع معدودة من هنا, ووجهه على الرصيف. |
Adamın birkaç blok ötede oturduğunu öğrenince üç beş poster astım. | Open Subtitles | عندما رأيت أن هذا الرجل يبعد عدة شوارع فقط رتبت بعض الملصقات |
Helikopter sahasının yolu buradan iki blok ötede, değil mi? | Open Subtitles | مهبط الطائرات على بعد شارعين من هنا ، صحيح ؟ |
Zil Wells caddesi köprüsünde, altı blok ötede. | Open Subtitles | هذا الجرس يتواجد على جسر ويل ستريت علي بعد 6 بنايات من هنا |
O bir kaç blok ötede daha süslü bir hotelde kalıyor. | Open Subtitles | يُمكنك المكوث في فندق أكثر فخافة يبعد من هُنا بضعة بنايات. |
Evden üç blok ötede, araba ile çarpıştı. | Open Subtitles | لقد صدمته سيارة على بعد ثلاث مربعات سكنية من المنزل |
Üçü, iki blok ötede oturuyorlar. | Open Subtitles | نعم وثلاثة منهم يعيشون على بعد مبنيين منا |
- 5. blok ötede oturduğunu söylüyor. | Open Subtitles | مذكور أنك تعيش بمنزل يبعد خمسة مبان من هنا |
Adli tıp katilin silahını bir blok ötede çöp bidonunda bulmuş. | Open Subtitles | عثر الخبراء الجنائيون على سلاح الجريمة على بعد مربع سكني في سلة مهملات |
Şey, yolun ilerisinde, solda, iki blok ötede. | Open Subtitles | حسناً، إنها أسفل الطريق على بعد بنايتين على يساري |
Köşeden dönünce bir blok ötede. | Open Subtitles | إنه على بعد مبنى ونصف, قرب الزاوية. |
Buradan birkaç blok ötede kaza geçirdik. | Open Subtitles | كان هناك حادثه سيارة على بعد عدة مباني من هنا |
Şehrin öteki tarafından, hendekten on blok ötede yayın istasyonumda yayın yapıyorlar. | Open Subtitles | حسنا، أنها تبث ذلك من محطة التقوية على جانبهم من المدينة، عشرة كتل وراء الخندق. |
O zamanlar ondan bir blok ötede yaşıyordu. | Open Subtitles | يعيش على بعد بناية من هنا. في وقت الحادثة |
Hayır, sorun değil anne. Sadece birkaç blok ötede ve ben 11 yaşındayım. | Open Subtitles | كلا، لا بأس يا أمي إنها فقط على بعد بضعة مبانٍ وأنا بالـ 11 من عمري |