Kaplow, saat 14:00'de vazgeçmeye karar verdiğini, ayrıca kente yerleştirdiği bombalardan yarısının yerini de, bize bildirmeye karar vermiş. | Open Subtitles | كابلو وافق أن يسلم نفسه بالثانية مساء و وافق أن يعطينا أماكن نصف القنابل التي يدعي أنه زرعها بالمدينة |
Kadınlar ve çocuklar bombalardan kaçıyor, yemek ve sığınak arıyordu. | Open Subtitles | نسائ و اطفال يهربون من القنابل بحثاً عن الطعام والملجأ. |
Uygun eğitimle, bizi bombalardan kansere kadar görünmeyen tehditlere karşı bile uyarabilirler. | TED | مع التدريب المناسب ويمكن أن ينبهنا على التهديدات الخفية من القنابل حتى مرض السرطان |
Demek istedikleri şey, neleri savunduğumuz attığımız bombalardan daha önemli. | TED | ما يقصدونه هو أن مبادئنا هي أهم من القنابل التي نرميها. |
Geçen ay bombalardan dolayı yaralandı ve ızdırap çekerek öldü. | Open Subtitles | قد توفي الشهر الماضي متأثرا بجراح أصيب بها خلال التفجيرات |
...tıpkı ikinci dünya savaşında kullanılan atom bombalarının o savaşta kullanılan kimyasal bombalardan bin kat daha etkili oluşu gibi. | Open Subtitles | بالضبط مثلما كان تأثير القنابل النووية يفوق تأثير القنابل الكيميائية المستخدمة في الحرب العالمية الثانية بألف مرة |
Bu şekilde kendimizi bombalardan ve onların yol açabileceği herhangi bir hasardan koruduğumuzu sanıyorduk. | Open Subtitles | بهذه الطريقة كنا نظن أننا نحمي أنفسنا من القنابل ومن أي ضرر من الممكن أن يلحق بنا |
Suliman'ın gücünün sarayı bombalardan koruduğu bir gerçek. | Open Subtitles | انه صحيح ان قوة سوليمان تحمي المكان من القنابل |
bombalardan bahsediyorum. İnsan haysiyetinden bahsediyorum. | Open Subtitles | أتحدّث عن القنابل أتحدّث عن الكرامة الإنسانية |
bombalardan bahsediyorum. İnsan haysiyetinden bahsediyorum. | Open Subtitles | أتحدّث عن القنابل أتحدّث عن الكرامة الإنسانية |
Ateşli silahla olabilir, ama daha iyi bombayla. Adamlarından biri bombalardan iyi anlıyor. | Open Subtitles | استخدم المسدس,او القنابل و هذا افضلهم رجالك يعرفون الكثير عن هذه الامور |
Ben bombalardan uzağa sürerim, üstüne değil. Boş bir politika. | Open Subtitles | ،أنا أقود مبتعداً عن القنابل .لا باتّجاهها |
Ama aynı zamanda bu dünyanın gerçek yapıcı gücünün tanklardan ya da bombalardan değil güçlü hayal güçlerinden ve insanların anlayışlı ve cömert yapılarından kaynaklandığını unutmamalıyız. | Open Subtitles | لكن لا هذا ولا ذاك يمكنه ان ينسينا ان القوة البنائية الحقيقة في هذا العالم لم تأتي من الدبابات ومن القنابل |
Sen hala Jericho'nun bombalardan önceki küçük şirin kasaba olduğunu düşünüyorsun. | Open Subtitles | انتمازلتتعتقدانجيركومازالتهينفسالمدينةالجميلة,التيكانتقبل القنابل. |
Bu bombalardan birindeki | Open Subtitles | لدىّ أمر رئاسى بإزالة اللوحة الكهربية من هذه القنابل |
- bombalardan birindeki FB alt devre levhasına karşılık. | Open Subtitles | مقابل لوحة كهربية فرعية من احدى القنابل النووية |
Sen hala Jericho'nun bombalardan önceki küçük şirin kasaba olduğunu düşünüyorsun. | Open Subtitles | انتمازلتتعتقدانجيركومازالتهينفسالمدينةالجميلة,التيكانتقبل القنابل. |
'Sonsuza kadar yankılanacak. bombalardan daha sağır edici.' | Open Subtitles | سوف يكون صدى الى نهاية العالم أنة يصم أكثر من القنابل |
bombalardan birinin yerini söyle. Sadece birinin. Kanıt ver. | Open Subtitles | اعطني إحدى هذه القنابل, واحدة فحسب قدم لي إثبات فحسب |
Jedi tapınağındaki bir saldırıdan sonra, Anakin Skywalker'ın genç padawan'ı kendisini, bombalardan sorumlu kişiyi öldürmekten sanık olarak buldu. | Open Subtitles | بعد الهجوم على معبد الجاداي , المتدربة الصغيرة لاناكين سكاي وكر وجدت نفسها متهمة بقتل الشخص المسئول عن التفجيرات |
Silahlardan, bombalardan ve elektrikli sandalyelerden hiç hoşlanmam. | Open Subtitles | أنا لا أحب البنادق والقنابل . أو الكراسي الكهربائية |
bombalardan sonra Supergirl'ün bu akşam gelmesini bekliyor musun? | Open Subtitles | اتتوقع حضور سوبر جيرل الليله نظرا للانفجارات التي طرات؟ |