Sebep olarak sundukları Amerikan bombardımanı çok da uzak değildi. | TED | السبب الذي قدموه عن القصف الأمريكي لم يكن بعيداً كلياً. |
Hareket tarzı belirlenmişti: Gece bombardımanı. | Open Subtitles | لقد تم تحديد اسلوب القصف القصف الليلى المركز |
Tanrıya şükürler olsun. bombardımanı durdurmalısın. | Open Subtitles | الحمدلله نعم سيدي, عليك إلغاء عملية القصف |
- ...önce hava bombardımanı yapmalı... | Open Subtitles | يتبعها قصف جوى ... رجاءً , هلا أستمعت مرة على سبيل التغيير ؟ |
Belgrad bombardımanı sırasında olmuş. | Open Subtitles | أثناء قصف بلغراد |
3,5 mil genişliğindeki araziye halı bombardımanı yapacağız | Open Subtitles | سنسحق منطقة بعرض ثلاثة أميال ونصف بقصف مركز |
bombardımanı geciktirdin. Duygusal saçmalıklar. | Open Subtitles | أخرت عملية القصف المزيد من تفاهاتك العاطفية بيلي؟ |
Amerikan konsolosundan bombardımanı durdurmaları için rica ettik ama pek umut yok. | Open Subtitles | التمسنا من ممثل الحكومة الأمريكية التدخل لوقف القصف لكن الأمل قليل |
Bruce, ikimiz âşıklarımızın tek bir kaynaktan sürekli bombardımanı yüzünden daha kötü durumda olabilirdik. | Open Subtitles | بروس أنت وأنا يمكن أن نكون أسوأ حالاً في الحقيقة بسبب القصف الثابت من مصدر وحيد. |
Derken, Alman bombardımanı başladığı gibi durdu. | Open Subtitles | ...فجأه , تماماً مثلما بدء توقف القصف الألمانى عن الهدير... |
Tek ihtiyacımız, sizin bombardımanı başlatma emriniz. | Open Subtitles | كلّ ما ننتظره أوامرك ببدء القصف |
90'lı yıllarda NATO bombardımanı devam ederken silah kaçakçıları, hastaneleri, yetimhaneleri, vurulmaması gereken yerlerin hepsini mühimmatları saklamak için kullandılar. | Open Subtitles | لذلك، خلال القصف في حلف الناتو في التسعينات، إعتاد مهربو السلاح على تخزين أسلحتهم في المستشفيات، ودور الأيتام، وفي أي مكان عرفوا بأنه لا يمكن إستهدافه |
İşaretimle bombardımanı başlatacaksın. | Open Subtitles | ــ آجل يا سيدي ــ أبدأ القصف |
Çıkarma yapılacak bölgelerde Almanların iletişimi kesmek için hava bombardımanı hayatî önemdeydi. | Open Subtitles | الأمر الأكثـر أهميه كـان خطة القصف لقطع خـطـوط مواصـلات الألمان نحو نقاط الغـزو (والتى عرفت كودياً بأسم (التحريم |
Özellikle güney Fransa'yı, uçaklarımızın Fransa'nın güney kıyılarına yaptığı müthiş bombardımanı düşünüyorum. | Open Subtitles | (خاصة فى جنوبى (فرنسا مع القصف المروع لطائراتنا |
Anlaşıldı Ejder. bombardımanı başlatıyoruz. | Open Subtitles | علم ياتنين نبدأ القصف |
Guernica bombardımanı esnasında büyükbabam ormanda gizleniyormuş. | Open Subtitles | في قصف (جورنيكا) ذهب جدي غاضبا . . إلى المقدمة |
200 yıl önce 1812 savaşında Francis Scott Key Fort McHenry bombardımanı sırasında kendini ateşkes gemisinde bulmuştu. | Open Subtitles | لقد كَانَ قبل 200 سنةً تقريباً في حرب 1812 عندما وجد (فرانسيس سكوت ) عالقآ في السفينة أثناء قصف حصنِ "ماكهينري" |
-...önce hava bombardımanı yapmalı-- | Open Subtitles | يتبعها قصف جوى ... |
3,5 mil genişliğindeki araziye halı bombardımanı yapacağız. | Open Subtitles | سنسحق منطقة بعرض ثلاثة أميال ونصف بقصف مركز |
Nazilerin Belgrad'ta 1941'den beri yıkamadıklarını müttefik bombardımanı yıkmakta. | Open Subtitles | قوات حلف الناتو قامت بقصف وتدمير ما أبقاه النازيون من بلغراد |