ويكيبيديا

    "borusunun" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أنبوب
        
    • القصبة
        
    • خرطوم
        
    • ماسورة
        
    • مواسير
        
    Eğer bu meşru bir baskı meselesiyse, Sonra çamur olurdu Sağdan geri akıyor Ve şu matkap borusunun dışına. Open Subtitles إن كانت هذه مشكلة ضغط منطقية كان سيتدفق الطين خارج أنبوب الحفر هناك.
    Muhtemelen hâlâ boğazında nefes alması için bir tüp var, ve midesinin yarısıyla, yemek borusunun bir bölümü alınmış, yani büyük bir yara vardır. Open Subtitles من المحتمل أن يوجد أنبوب , في حلقه ليتنفس منه , نصف معدته أزيلت و جزء من المرئ لذا ستوجد هناك ندبة كبيرة
    Soluk borusunun kesildiğinden emin olmak için gereğinden fazla güç uygulanmış. Open Subtitles أي أحد كان لديه خبرة في هذا كان ليستخدم بعض الضغط ليتأكد أن القصبة الهوائية أنقطعت
    Buradaki tiroit kıkırdağı. Soluk borusunun sağ üstünde yer alır. Open Subtitles هنا يقع الغضروف الدرقي؛ يقع تمــاماً فوق القصبة الهوائية
    Senin için bir şey değiştireceğini sanmıyorum ama bir yangın borusunun önüne park ettin. Open Subtitles لا أظن أن هذا سيهمكِ ولكنكِ أوقفتِ السيارة أمام خرطوم حريق
    - Yangın borusunun önüne park etmek yasaktır. - Bunu da biliyorum. Open Subtitles القانون يمنع الوقوف أمام خرطوم الحريق أعرف
    Ve turbo yerinden sökülmüş ve egzoz borusunun tam yanına sokulmuş. Open Subtitles وجهاز السرعة قد نُزع من مكانه و دُفع بعنف في ماسورة العادم
    O su borusunun içinde kaybolabilecek tipte bir vaka bu. Open Subtitles إنه قضية مختلفة, وخاصة الطريقة التي اختبأ بها في مواسير المجاري.
    Yeni bedene girmiş adamlar, su borusunun kırılması, hayaletlerin mesaj getirmesi! Open Subtitles شخص منسوخ الروح يكسر أنبوب الماء الأشباح ترسل رسائل
    Henry, onu sıcak bir kalorifer borusunun yanına bırakmış olabilir. Open Subtitles هنري سيكون تركها بقرب أنبوب التدفئة او ما شابه
    Bir yakıt borusunun aniden nasıl patladığını bilmek istiyorum. Open Subtitles أريد أن أعرف كيف ينفجر أنبوب تغذية فجأة
    Neal, bu su borusunun üzerine düştüğünde elektrik devresi tamamlanmış olmalı. Open Subtitles -نعم يا رباه لا بد أنّ الدائرة الكهربائية اكتملت حينما تراجع (نيل) نحو أنبوب المياه هذا
    Ve Adam'a belki tırmandığı su borusunun seradan apaçık göründüğünü söylemek istersin. Open Subtitles ويمكنك أن تخبري (آدم) بأن أنبوب التصريف الذي تسلّقه في مرمى المشتل الزجاجي.
    Ölüm sebebinin soluk borusunun ezilmesi olduğunu söylerdim. Open Subtitles سأقول أن سبب الوفاة أختناق من سحق القصبة الهوائية
    Buradan bir kesik açarsınız soluk borusunun ve yemek borusunun üzerinden dikkatle geçersiniz ve şah damarı kesmemeye çalışırsınız. TED فأنت تقوم بعمل شَق هنا، ثم تقوم، وبعناية فائقة، بالتشريح عبر القصبة الهوائية، وعبر المريء، وتعمل على ألا تقوم بقطع الشريان السباتي الداخلي.
    "'boğulma, boyun omurlarının kırılması... "'ve nefes borusunun yırtılmasıdır.' Open Subtitles بكسر عظمة العنق و تدمر القصبة الهوائية
    Kim olduğunuz umurumda değil sadece bir yangın borusunun önüne park edemeyeceğinizi hatırlatmak istiyorum. Open Subtitles لا يهمنى من أنتِ , ولكن أريدكِ أن تعرفِ أن الوقوف أمام خرطوم الحريق ممنوع
    Yangın borusunun önüne park etmedim ki. Open Subtitles لكننى لم أتوقف أمام خرطوم حريق
    Bir yangın borusunun önüne park ettiğiniz için. Open Subtitles للتوقف أمام خرطوم حريق
    Görüyorsun... bu drenaj borusunun bizi doğrudan kalenin içine götüreceğini sana söylemiştim. Open Subtitles أخبرتكِ أن ماسورة الصرف هذه سوف تقود إلى القلعة
    Patlamış su borusunun içinde mantar vardı. Open Subtitles لقد كانوا بداخل ماسورة الماء المكسورة
    Yetkililer patlamanın hapishanenin duvarının üstünden geçen bir gaz borusunun... infilak etmesinden kaynaklandığını belirttiler. Open Subtitles و المسؤلين عن السجن أكدوا الآن أن الإنفجار نتج من تفجير خط مواسير غاز يمر عبر سور السجن

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد