ويكيبيديا

    "bozacak" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يفسد
        
    • لإفساد
        
    • سيفسد
        
    • بخرق
        
    • شأنه الخروج عن
        
    • ينحس
        
    • مطاردة هذه
        
    • هذا سيزعج
        
    • تؤثر بعلاقة
        
    Ve eğer ona bu gece ödeme yapmazsak, yarın bu anlaşmayı bozacak biz de on dakika sonra işsiz kalacağız. Open Subtitles وإنّ لمْ ندفع له الليلة، سوفَ يفسد الإتفاق بالغد ولسوفَ نخسر وظائفنا بعد ذلك بعشرة دقائق.
    Yani böyle bir hayali varsa bu hayali bozacak kişi olmak istemedim. Open Subtitles حسنا، إذا كان هذا هو حلمها، لم أكن على وشك أن يفسد لها.
    Yani hareket memuru işi bozacak bir şey yaparsa adamın Ukrayna'daki ailesinin kökünü kazıyacaklar. Open Subtitles لذا اذا قام المرسل باي امر لإفساد المهمة سيتم قتل عائلة بأكملها في أوكرانيا
    Sanırım onu da bozacak şansın olmamıştı? Open Subtitles أنتِ لم تسنح لكِ الفرصة لإفساد ذلك، كما أفترض؟
    Bak, her ne oluyorsa, olsun sadece yarın düğünde saçlarımı bozacak mı onu bilmek istiyorum. Open Subtitles أنظر, مهما كان الذي سيحصل, أريد أن أعرف فحسب, إن كان سيفسد شعري في حفل الزفاف غداً
    Torunlarım üzerine yemin ederim ki, bugün burada yaptığımız barışı bozacak olan ben olmayacağım. Open Subtitles بأرواح أحفادى بأننى لن أكون البادىء بخرق معاهدة السلام التى عقدناها اليوم
    Düzeni bozacak hiçbirşey yapmamalıyız. Open Subtitles لا يجب علينا أن نفعل شيئاً من شأنه الخروج عن النظام لا يا سيّدي.
    Neyin büyüsünü bozacak? Open Subtitles ينحس ماذا؟
    Tamam, o zaman manikürümü bozacak herhangi birşey yapmak istemiyorum. Open Subtitles حسنٌ، لا أريد أن أشتغل بأيّ شيء قد يفسد طلاء أظافري
    Ve sen ondan ne kadar çok alırsan, seni o kadar çok bozacak. Open Subtitles وكلما كنت استخراج منه، كلما يفسد لك،
    Bence ilişkini bozacak bir şey arıyorsun. Open Subtitles أظنك تبحث عن سبب يفسد هذه العلاقة
    Söz veriyorum, bunu bozacak hiçbir şey yapmayacağım. Open Subtitles حسنا، أنا مدينة لك بواحدة. أعدك، أنني لن أفعل أي شيء آخر لإفساد هذا، على الإطلاق، حسنا؟
    Toronto'ya gideceğiz, oradaki hayatını bozacak hiç bir şey yapmayacağım. Open Subtitles "نذهب إلى "تورونو ولن أفعل أي شئ لإفساد حياتك هُناك
    Ama evine gecemi bozacak başka serseriler yollamaman umurumda. Open Subtitles ما أهتم له هو إرسالك بعض المتخلفين إلى منزلك لإفساد أمسيتي
    Bu senin işini bozacak, ama beni suçlama, tamam mı? Open Subtitles أظن إنه سيفسد خطتك المخادعة، لكن لا تلومني، إتفقنا؟
    Ben de ben yaparım dedim. Sürprizi bozacak. Open Subtitles إنه سيفسد المفاجأه أى مفاجأه ؟
    İşi bozacak. Open Subtitles إنه سيفسد الأمر
    Torunlarım üzerine yemin ederim ki bugün burada yaptığımız barışı bozacak olan ben almayacağım. Open Subtitles بأرواح أحفادي بأنني لن أكون البادىء بخرق معاهدة السلام التي عقدناها اليوم
    Torunlarım üzerine yemin ederim ki, bugün burada yaptığımız barışı bozacak olan ben olmayacağım. Open Subtitles بأرواح أحفادى بأننى لن أكون البادىء بخرق معاهدة السلام التى عقدناها اليوم
    Düzeni bozacak hiçbirşey yapamayız. Open Subtitles نحن لا نستطيع أن نفعل شيئاً من شأنه الخروج عن النظام
    Neyin büyüsünü bozacak? Open Subtitles ينحس ماذا؟
    Dikkatini bozacak hiçbirşeye izin verme. Open Subtitles مطاردة هذه الأرض المقدسة - " هل هذا إبن عمك " موسى -
    - Merak etme, hoşuna gitti. - Midesini bozacak. Open Subtitles لاتقلق، إنه يحب ذلك - هذا سيزعج معدته -
    Jane, bunlar işi bozacak şeyler değil. Open Subtitles جين, هذه ليست حقا اشياء تؤثر بعلاقة العلاقة؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد