Brick'e o derin ve gerçek dostluğun aslında yalan olduğunu gösterecektim. | Open Subtitles | سأجعل بريك يعرف أن صداقتهم العميقة لم تكن سوى كذبة كبيرة |
Brick'e o derin ve gerçek dostluğun aslında yalan olduğunu gösterecektim. | Open Subtitles | سأجعل بريك يعرف أن صداقتهم العميقة لم تكن سوى كذبة كبيرة |
Anlaşılan mike çim biçme makinesini Brick'e göre daha anlaşılabilir bulmamıştı. | Open Subtitles | يظهر أن مايك لم يستطيع التعامل مع الحصادة بشكل أفضل من التعامل مع بريك. |
5. sınıf seçimlerinde Matthew Greenberg'e yaptığımızın aynısını Brick'e yapacağız. | Open Subtitles | ؟ ستفعلين لبيرك ما فعلته لماثيو غرينبرغ في الصف الخامس |
Kızının eve hoş geldin partisinde Brick'e pusu mu kuracaksın? | Open Subtitles | ستضعين كمين لبيرك في حفلة أستقبال أبنته؟ |
Dikkatini çekmenin tek yolu bu olduğu için kendimi Brick'e bu kötü şeyleri yapmaya ikna ettim. | Open Subtitles | لقد تركت نفسي للقيام بشيء فضيع لبيرك لأنه كانت الطريقة الوحيده لكي أحصل على أنتباهك |
Ama sen gelmeden önce Brick'e gidip check-up yaptırmıştım. | Open Subtitles | أنا حقاً أعتقد ذلك الأمر هو أنّني رَأيتُ بريك للفحصِ قبل أن تأتي إلى هنا |
Brick'e yardım edeyim. | Open Subtitles | اطلع علي بعض القيل والقال في بلوبيل واعاون بريك بعض الشىء |
- Ben Brick'e gitmek istiyorum. - Ben de. Senin hatan değildi. | Open Subtitles | أريد الذهاب الى بريك أوافقك بذلك لم يكن خطأك لقد كنتي فقط تنظري من خلال النافذه |
Brick'e Shelby'den kurtulması için yardım ediyor ve bende sıradaki olmak istemiyorum. | Open Subtitles | أنها الأن تساعد بريك في التخلص من شيلبي ولا أريد أن أكون التالية |
Evet, ondan sonra Brick'e bakamayacağımı düşünmüştüm. | Open Subtitles | أعلم أعلم أعتقدت بأنني لن أستطيع النظر إلى عيني بريك من جديد |
- Brick'e benim yerime bakmasını söyler misin? | Open Subtitles | أنت بحاجه فقط لإخبار بريك أن يغطى مكانى بالعياده |
Yıllarca bizimle sıkışıp kaldığı için Brick'e üzülüyorum. | Open Subtitles | أشعر بالأسى على حال بريك لأنه ظل عالقًا معنا طيلة كل تلك السنوات |
Brick'e "N'aber?" dediğimi söyle. | Open Subtitles | قل لبيرك بانني قلت ما الاخبار |