ويكيبيديا

    "brooklyn'deki" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • في بروكلين
        
    • فى بروكلين
        
    • في بروكلن
        
    Brooklyn'deki apartmanımdan eşyalarımı toplayıp çocuklarla birlikte, eşimin ailesinin yanına, Alabama'ya taşındık. TED لذلك حزمت أغراض الأطفال والشقة في بروكلين وانتقلت إلى أقربائي في ألباما
    Sizi Anthony Hubbard'la tanıştırmak isterim. Brooklyn'deki yer ekibimde görevlidir. Open Subtitles أود أن أقدم لكم أنتوني مساعدي على الأرض في بروكلين
    Bu, elle yazılmış bir tabela ve Brooklyn'deki eski mahallemde bir kaç yıl önce bir aile pastanesinde görülmüştü. TED هذه علامة مكتوبة يدويا ظهرت في مخبز صغير في حيي القديم في بروكلين قبل بضع سنوات.
    kusursuz teknoloji gibi modern şatafatlı yatırımlar için, gelişmekte olan piyasalarda mikrofinans için veya Brooklyn'deki gibi zanaat fırınları için değil. TED ليس الأمر مجرد استثماررائع مثل التكنولوجيا النظيفة أو التمويل الأصغر في الأسواق الناشئة أو المخابز الحرفية في بروكلين.
    Brooklyn'deki Bergen ve Nostrand'ın köşesinde. Open Subtitles إنها على ناصية بيرجن و نوستراد فى بروكلين
    Burası Brooklyn'deki stüdyo dairem. Burası Arktik Okyanusu ve 7 gün sonra ikinci balinanın öldürülüsü. TED هذا هو الاستوديو الخاص بي في بروكلين. و هذا هو المحيط المتجمد الشمالي، و ذبح الحوت الثاني، بعد سبعة أيام.
    Neredeyse 100 sene sonra, bu dev benim Brooklyn'deki çocukluğuma taşındı ve asla terk etmedi. TED بعد حوالي مائة عامٍ تقريبًا، اتّخذ العملاق من طفولتي في بروكلين منزلًا له ولم يغادره قط.
    Willi Cicci'yi hatırladın mı, Brooklyn'deki yaşlı Clemenza ile beraberdi? Open Subtitles أتذكر ويلى تشيتسى ؟ كان يعمل مع المرحوم كليمنزا في بروكلين
    Yani, Brooklyn'deki aynı gece kulübünde çalışıyor. Open Subtitles أعني نفس النادي الليلي في بروكلين الذي أعمل به
    Brooklyn'deki her bina sahibiyle bu konunun konuşulmasını istiyorum. Open Subtitles أريد إبطال كل اتفاقية أجرة لكل صاحب ملك في بروكلين
    Bu fotoğrafı hatırlıyor musun? Bunu Brooklyn'deki her dükkanın camına yapıştıracağım... Ve sonra kopyalarını West Bank'teki bazı arkadaşlarıma göndereceğim. Open Subtitles سأرسله إلى كل دكان في بروكلين وسأرسل نسخة إلى بعض الأصدقاء
    Brooklyn'deki adresin, ev kredisi ödemelerin, NYPD'de ne kadar süredir bulunduğun. Open Subtitles عنوانك في بروكلين قيمة قسط قرض منزلك ومدة خدمتك في شرطة نيويورك
    Eğer Brooklyn'deki daireye taşınırsan, gerçek okuluna gidebilir ve gerçek evinde kalabilir. Open Subtitles لو عدت للعيش في بروكلين عندها يستطيع الذهاب إلى مدرسته الحقيقية والبقاء في بيته الحقيقي
    Daha yeni Brooklyn'deki şu eve taşındınız. Open Subtitles كنت انتقل لتوه الى هذا المكان في بروكلين.
    Kusura bakma ama Jonathan Brooklyn'deki Wonders Stadı'ndaymış ve başı belada. Open Subtitles آسف, ولكن "جوناثان" في إستاد "ونديرز" في "بروكلين" وهو في مشكلة.
    Brooklyn'deki partide yanlış eve gitmiş kızsın sen. Open Subtitles انت ذات الفتاة التي ذهبت الى حفلة منزلية في بروكلين في المنزل الخطأ
    Birkaç şeyi çözüme kavuşturana kadar Brooklyn'deki bir arkadaşımda kaldım. Open Subtitles كنت أمكث مع صديق في بروكلين ، حتى يمكني معرفة بعض الأشياء
    Brooklyn'deki pizzacıları derecelendirmek için haftalık bir e-mail anketi düzenlemiştim. Open Subtitles لقد قمت بعمل تصويت اسبوعي للبيتزا في بروكلين
    Pet shop'daki adam Brooklyn'deki bahçesinden geçen hafta kendi ayısını kaçırmış. Open Subtitles مالك متجر للحيوانات الاليفة فقد دبه من فناء منزله في بروكلين الاسبوع الفائت
    Brooklyn'deki bit pazarına kadar izini sürdüm. Open Subtitles تعقبتها فى كل الطرق حتى متجر البراغيث فى بروكلين
    Şimdi Brooklyn'deki bankadaki muhabirimiz Ron Cummins'e bağlanacağız. Open Subtitles "سوف ننتقل إلى "رون كومونز" عند البنك فى "بروكلين
    Oğlanlar babamın Brooklyn'deki evinde divanda yatacaklar. Open Subtitles الأولاد سينامون على الأرائك عند أبي في "بروكلن"

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد