Ve bu deneyimler sonucunda, şunu anladım ki her birimizde kabul edilebilir bir davranış yelpazesi vardır. | TED | أصبحت أُدرك من خلال هذه التجارب أن كل شخص منا لديه ما يسمى نطاق السلوك المقبول. |
Gelip giderler. Ve öğretmenler, iyi öğretmenler çok fazla zamanlarını çocuklara bu deneyimler arasındaki geçişi nası yaptıracağını düşünerek geçirir. | TED | هم ينتقلون من وإليها. والمعلمون، كما تعلمون، المعلمون الجيدون يقضون وقتا طويلا بالتفكير في طرق لنقل الأولاد عبر هذه التجارب. |
Değişik kültürlerdeki insanların yaşadıkları ruhsal deneyimler ve bu deneyimler sırasında başlarına gelen fiziksel ve psikolojik değişimler üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | أدرس التجارب الروحية لأناس من حضارات متنوعة والتغيرات النفسية والفسيولوجية خلال هذه التجارب |
Aslında bilime göre yoksulluk içinde büyümek farklı deneyimler ile bağdaştırılıyor. bu deneyimler beyin gelişimine yardım etmeye ve çocukların öğrenmesine yararlı olabilir. | TED | حسناً، يقترح العلم الحديث أن النشوء في حالة فقر مرتبط بمجموعة من التجارب المختلفة وأن هذه التجارب بدورها يمكن أن تعمل سوية لتساعد في تشكيل النمو العقلي وبالتأكيد مساعدة الأطفال في التعلم. |
Bu şeyleri tecrübe ettikçe detayların bu kadar çok ayrıntılı düzeyde olduğunda tekrar söylüyorum, bu deneyimler, sanırım gerçek deneyimler ve sanal deneyimler arasındaki çizgi bulanıklaşmaya başlıyor. | Open Subtitles | بينما نختبر هذه الأمور بهذه الدقة المتناهية أعتقد أن هذه التجارب بدأت تُشوه الخطوط الفاصلة بين التجارب الواقعية و الإفتراضية |
Ben senin dediğin gibi bu deneyimler olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لآ أظن أن هذه التجارب كما قلت أنت. |
(Gülüşmeler) Minnettar olduğum bu deneyimler sayesinde kadınlarla bazı mutlu fiziksel ilişkilerim oldu ancak | TED | (ضحك) أخيرا ساعدتني هذه التجارب على أن يكون لي بعض الإتصال الجسدي المُرضي مع النساء الشيئ الذي أمتن له |